AnkaMall 2. El Film Festivali: Ali Murat Güven – Batı Belgesellerinde Türkiye’ye Oryantalist Bakış

ali murat guven 003

Türkiye’nin en gözükara ‘sinema arkeoloğu’ndan
‘Türkiye konulu yabancı belgeseller’in tarihçesine
derinlemesine bir bakış

Bu yıl Ankara’da sekizinci kez perdelerini açan AnkaMall 2. El Film Festivali, daha önce de iki yıl üst üste yarışmalı bölümün jüri üyeliği görevinde bulunmuş olan değerli sinema yazarı ve tarihçisi Ali Murat Güven’i üçüncü kez ağırlıyor. Ancak, bu defa biraz daha farklı bir formatta…

Sinema çevrelerinde çok sıkı bir koleksiyoncu olarak tanınan, uzun yıllardır Türk ve dünya sinemasına ilişkin binlerce nadide anı objesini sabırla biriktirip dev bir koleksiyona dönüştüren Güven, bu son festivale de koltuğunun altında 16 mm bir film makinesi ve pek çoğu yarım asırdan daha eski bir sürü belgesel film makarasıyla katılacak!

  1. El Film Festivali, kendisine ilk yılından itibaren coşku ve samimiyetle destek vermiş eski bir dostu şimdi bir kez daha ağırlamaya hazırlanıyor. Kıdemli bir sinema yazarı olmasının yanı sıra, ülkemizde “sinema tarihçiliği” alanına çok ciddi biçimde zaman ve emek harcayan bir avuç araştırmacı arasında yer alan Ali Murat Güven, daha önce iki kez jüri üyesi sıfatıyla katıldığı “2. El Film Festivali’ne bu kez de sıra dışı bir atölye çalışmasıyla konuk olacak.
    Bilenlerin de iyi bildiği üzere, Güven, uzun yıllar ulusal medyada güncel film eleştirileri yazıp sinema konulu programlar yapmasının yanı sıra, aynı zamanda mesleğiyle ilgili olarak da son derece gözükara bir koleksiyoncu…Yaklaşık 20 yıldır afişten lobi kartına, sinema setlerinde kullanılmış gerçek eşyalardan zor bulunan filmlerin 35, 16 ve hattâ 8 mm kopyalarına kadar sinema üzerine ele geçirdiği her türlü anı eşyasını sabırla biriktiren yazar, en sonunda bunları artık evine sığdıramadığı için de geçtiğimiz yıl İstanbul-Üsküdar’da “Sinemerkez Akademi” adıyla özel bir sinema-TV okulu kurmuştu.
    Güven, elinde bulunan nadide koleksiyonun bir bölümünü bu merkezde yeniden düzenleyerek genç kuşakların incelemesine açarken, daha ziyade dijital sinemacılığa teşne günümüz sinemaseverlerine “film şeridinin lezzeti”ni de unutturmamaya çalışıyor. Sırf bu amaçla, kendisinin Sinemerkez Akademi’de düzenlediği film gösterimlerinin bir kısmı çağdaş video projeksiyon sistemleri yerine, 35, 16 ya da süper 8 mm eski tip analog film makineleriyle yapılmakta…

safe_image

İÇİNDE ‘TÜRK’ SÖZCÜĞÜ GEÇEN HER FİLMİ EZBERE BİLİYOR!

Uzun yıllardır dünyanın dört bir tarafından filmler ve sinemasal anı eşyaları toplayan Ali Murat Güven’in bu büyük arenadaki özel ilgi alanı ise “Batı Sineması’nda Türkiye ve Türkler”…
Yazar, sinemanın icadından bu yana, içinde Türkiye ve Türkler’e ilişkin değinmeler yer alan istisnasız bütün filmlerin hem kendilerini, hem de onlara ait afiş, lobi kartı, basın bülteni gibi destekleyici tanıtım malzemelerine sahip olmakla gururlanırken, gelecekte bir gün bütün bu zengin malzemeyle “İçinden Türkiye Geçen Filmler” başlıklı dev bir festival düzenlemeyi hayâl ettiğini de belirtiyor.
Çeşitli Batılı ülkelerin uzak ya da yakın geçmişte Türkiye hakkında hazırladığı belgeseller, Güven’in gıpta uyandırıcı koleksiyonunun en kalabalık bölümlerinden birini oluşturmakta… ABD’den Almanya’ya, şimdiye kadar Batılı sinemacıların Türkiye’de çekmiş oldukları belgesellerin hatırı sayılır bir bölümüne, üstelik de “16 mm film” formatında sahip bulunan yazar, 2. El Film Festivali’ne bir sürpriz yaparak, bu nadide koleksiyonun en zor bulunan parçalarını festival izleyicileriyle paylaşma kararı aldı.
Ankara’ya festivalin konuğu olarak, içi emektar bir 16 mm film gösterim makinesi ve bol miktarda eski tarihli siyah-beyaz ya da renkli Türkiye belgeseliyle tıka basa dolu koca bir sandıkla gelen Güven, bunları 8 Mart 2014 Cumartesi günü Sinetopya Derneği salonunda düzenleyeceği bir toplu gösteriyle sinemaseverlere sunacak.
Güven, gösterimini klasik analog film makinesinden yapacağı bu özel seçkinin soluklanma aralarında da sinemaseverlerle “Batı Belgesellerinde Türkiye’ye Oryantalist Bakış” konulu bir söyleşi gerçekleştirecek.

AMG-1BAŞKA HİÇBİR YERDE GÖREMEYECEĞİNİZ BELGESELLER BİRARADA

Ali Murat Güven’in, hemen akla gelen bazı kaynaklarda kolay kolay bulunması mümkün olmayan “Türkiye ve Türkler” konulu yabancı belgesel film seçkisinin ilk önemli parçası, ünlü Fransız yönetmen Claude Lelouch’un 1973 yılında, dönemin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın isteği üzerine ülkemize gelecek aylar süren bir çalışma sonucu gerçekleştirdiği kısa metrajlı “La Turquie”… 15 dakika süren bu renkli belgesel film hiçbir anlatıcı ses içermiyor ve film müziği alanındaki bir büyük Fransız usta, Francis Lai’nin imzasını taşıyan özgün müzikleriyle de çekildiği dönem için fazlasıyla avand-garde bir atmosfer içeriyor.
Güven’in koleksiyonundaki ikinci film ise ABD’den gelme… 1967 yılında, dönemin Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’ın ABD’ye yaptığı geziyi ve o yıllarda Amerikan başkanı olan Lyndon Johnson ile buluşmasını geniş çaplı olarak aktaran “Turkish President’s visit to USA” adlı bu renkli çalışma da Beyaz Saray Film Ofisi tarafından gerçekleştirilmiş.
Türkiye konulu üçüncü belgesel film ise 1966 İngiltere yapımı “Turkey: The Bridge”… Britanya’nın usta belgesel yönetmeni Derek Wiliams’ın imzasını taşıyan bu 19 dakikalık gösteride de “Türk pop müzik tarihinin ilk video klibi” olarak kabul edebileceğimiz muhteşem bir final bölümü var. Yanısıra, “Turkey The Bridge”in 1966 yılında “En İyi Kısa Metrajlı Film” dalında Oscar’a aday gösterildiğini de özelikle vurgulayalım.
Bu toplu gösterimde izleyiciye sunulacak olan belgesel filmler arasında, saydıklarımızdan çok daha eski tarihli, 1940 ve 50’lere kadar uzanan örnekler de bulunuyor. Ki bunların en önemli özelliği Türkiye’de renkli filmciliğin henüz emekleme çağında bile olmadığı çok uzak bir geçmişte, ülkemizin çeşitli kentlerinden tadına doyulmaz nitelikte renkli görüntüler içermeleri…
Alman havacılık şirketi Lufthansa’nın 1950’lerin ortalarında İstanbul uçuşlarına başlaması vesilesiyle renkli olarak çekilen “Lufthansa flies to İstanbul” bu nadide renkli belgesellerden yalnızca biri…
Hem Türkiye’nin hem de İstanbul’un 1950’lerden renkli ve şaşırtıcı düzeyde kaliteli görüntülerini içeren bu filmin yanı sıra, Amerikan Hava Kuvvetleri (USAF) tarafından özellikle Türkiye’de görev yapacak ordu mensuplarına yönelik olarak hazırlanan “You in Turkey”, Türkiye’nin eğitim-öğretim alanında katettiği gelişmeleri anlatan “Modern Reforms in Turkey”, biri Türk diğeri ise Amerikalı iki çocuğun mektup arkadaşlığıyla başlayan dostluğunu yarı belgesel bir sinema diliyle aktarıldığı “My Friend Hasan in Turkey” ve nihayet Amerikan Brittannica Ansiklopedisi ekibinin 1970-Kütahya, Gediz depreminin hemen ardından Türkiye’de yaptığı çekimleri içeren “Disaster in Turkey” de toplu gösteride yer alan unutulup gitmiş belgesellerden diğer birkaçı…
Belgesel sinema tarihinde keyifli birkaç saat geçirmek ve ne DVD ortamında, ne internette asla bulamayacağınız türden gizemli yapımlarla tanışmak istiyorsanız, ülkemizin en tutkulu sinema arkeologlarından Ali Murat Güven’in hazırlayıp sunacağı bu özgün gösteriyi sakın kaçırmayın. Çünkü, gerçekten de tekrarı yok!


Toplu Belgesel Film Gösterisi ve Söyleşi: “Batı Belgesellerinde Türkiye’ye Oryantalist Bakış”
Tarih: 8 Mart 2014 Cumartesi
Saat: 14.00-17.00 arası
Yer: Sinetopya Derneği
Konur Sokak No: 63 Bakanlıklar-ANKARA
Tel: (0312) 419 48 51
TEL: 0312.419 48 51

Not: Basın bültenini

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir