Çetin İnanç & Cüneyt Arkın – Gırgır Ali (1982)

Seksenli yıllar hem ülkemiz hem de sinemamız açısından çok zor geçen bir dönemdi. Cüneyt Arkın yetmişlerdeki çizgisini seksenli yıllarda tamamen sinemanın da şartları sebebiyle değiştirmek zorunda kaldı. Salon filmleri ve kimi siyasi mesaj içeren polisiyeler artık olmayacaktı. 1981 yılında Su filmi ile başlayan ve 1985‘e kadar aralıksız 19 film çekeceği Çetin İnanç‘la tanışması şimdilerde pek çoğu internette en fazla tık alan sahnelerin ve en ağır eleştirileri aldığı filmlerin çekilmesine neden olacaktı. Ben de bu 4 senelik dönemde çekilen 19 filme Gırgır Ali hariç pek sıcak bakmıyorum açıkçası.

Düşük bütçeler, bolca mantık hataları, ani zoomlar, alıntı görüntüler, çoğu amatör oyuncular ve pek çok ilginç fanteziyi içeren hayal gücünün tavan yaptığı çalışmalar. Bir sinemacı olarak İnanç‘ın düşük bütçelere ve dönemin imkansızlıklarına rağmen mesleğinden para kazanmaya çalışması ve Fantastik Türk Sinemasına emek vermesiyse takdire şayan tabi.

girgir ali 0007girgir ali 0004

(Görsellerin üzerine tıklayarak büyütebilirsiniz)

Gırgır Ali’yi benim gözümde diğer İnanç filmlerinden ayıran yönü ise kendisini baştan sona kadar ciddiye almayan tavrı ve sizi asla hikayeye inandırmaya çalışmak istememesi. Son derece kendiyle barışık ve cesur bir film ki bunu jeneriğinden bile anlamak mümkün. Çizgi roman sayfalarına yazılmış film ekibinin isimleri son derece yaratıcı ve filmle çok uyumlu olmuş. Zaten bu yolla size “çizgi roman gibi bir izlemeye hazır olun” mesajını veriyor.

Hasta yatağında ölümü bekleyen zengin amca (Ali Şen) çevresinde sanki evin kadrolu çalışanı gibi duran hemşire ve doktor, yanlarında ise Ali yi yıllardır evlenmek için bekleyen genç bir kız (Jale Efecik) ve onun ölümünü bekleyen servet avcısı eşi ve sarsak kahyası bulunduruyor. Ölmeden önce mirasını bırakmak için yiğenini bulması için kahyasını görevlendiriyor hikaye böylece başlıyor.

girgir ali 0009girgir ali 0002

Gırgır Ali karakteri daha önce “İstasyon” (1977) filminde Arkın ın oynadığı karakterle kimi benzer özellikler taşısa da ondan daha yüzeysel ve B film normlarına yakışacak derecede daha çapkın, eğlence düşkünü, yakın dövüş uzmanı ve başı boş görünse de bir polis. Ali karakola pek uğramayan, polislik unvanını dillendirmeyen daha çok bir maceraperest gibi resmedilmiş. Bence biraz da süper güçleri olmayan bir süper-kahraman gibi

Kahya (Baykal Kent) Ali yi şamatalı bir kavga ortamında bulup onu zengin amcasının yanına götürüyor. Ali amcasının kendisine bırakmak istediği mirası reddediyor.Bundan sonra asıl hikaye filme dahil oluyor. Beraber olduğu kadının kocasını öldürmekle suçlanan genç Gırgır Ali‘nin bir arkadaşı ve Ali onun masumluğunu kanıtlayıp hapisten kurtarmak için olayı araştırmaya başlıyor.

Konu kulağa ne kadar klasik ve yüzeysel gelse bu bizi film boyunca asla rahatsız etmiyor. İnanç filme öyle mekanlar,karakterler ve diyaloglar koymuş ki renksiz gibi görünen film birden renk cümbüşüne dönüyor.Bu açıdan bende bir Natuk Baytan çağrışımı oldu

girgir ali 0006girgir ali 0005

Filmin konusu her ne kadar Gırgır Ali‘ye fazla ağırlık vermiş diğer karakterleri sönük bırakmış gibi görünse de filmin esas kızı Emel Tümer filmin bütünlüğünü bozmamış diğer yandan Aptal Kahraman (1983) filmindeki kadar dişi bir benlik sunamamış. Adana da afişleri basan matbaacının akrabası olarak İnanç filmlerine dahil olması da ilginç bir ayrıntı.

Olay örgüsü o kadar sabun köpüğü kıvamında ve akıcı ki bizi hiç sıkmıyor. Sürekli içinden ne sürprizin çıkacağını bilmediğimiz hediye paketi gibi. İnanç filme öyle kendi özgü bir matematik yaratmış ki size hiçbir şey saçma gelmiyor çünkü film zaten absürd durumlara yaslanıyor ve asla ciddi olma gibi bir kaygısı yok. ”Önce öperim sonra döverim” ve “gırgırına” gibi replikler de filmi anlamanız için yeterli. Kahkaha attıracak bir mizaha sahip olmasa da size ekranda hoşça vakit geçirtecek argosu içinde ilginç diyaloglar var ve kafanızı boşaltıp terapi gibi gelecek bir üsluba sahip.

Çetin İnanç bu sefer bir uzay atmosferi yaratmamış ama yine de anlattığı dünya bizim bildiğimiz dünya değil. Çılgın doktorlar, bıçak ustası akrobat katiller, az zekalı fedailer, gladyatörler, hep dişi yönleri ortaya çıkarılmış kadınlar ve hatta Kilink bile var.

girgir ali 0003girgir ali 0012

Filme Vladimir Cosma ‘nın 1977′de bestelediği L’Animal soundtrack i o kadar uyumlu olmuş ki bence orijinal Fransız yapımından daha çok yakışmış.Abdurrahman Palay‘ın Cüneyt Arkın seslendirmesi ise muazzam. Mizahi ve rahat metni kimi zaman öyle tonlamalarla seslendirmiş ki Arkın ın oyununa olduğundan daha abartılı bir hava katmış ama bu son derece olumlu bir şekilde yansımış aynı şeyi Ali Şen‘i seslendiren Timuçin Caymaz için de söyleyebiliriz.

Arkın ve Ali Şen çok rahat bir oyunculuk çıkarmışlar belli ki filmin atmosferi onları da eğlendirmiş ve bence bu bize kadar yansıyan bir samimiyet katmış. Nejat Gürçen korkak pavyon sahibi, Tevhid Bilge takıntılı kumarbaz, Hikmet Taşdemir yine tam bir kötü adam, Nihat Yiğit karateci, Kazım Kartal ise filmin sonunda sadece 2 dakika görünmüş olup yine  baş kötü adamlık görevini yerine getirmiş ve hepsi sınırlı oyunculuk yetenekleriyle karakter değil ama karton tip yaratmışlar.İnanç bu şekilde oyuncularının eksiklerini göze çarptırmadan onlardan en yüksek verimi almış.Filmin kalan oyuncu kadrosu içinde aynısını söylemek mümkün.

girgir ali 0008 girgir ali 0011

Sona gelince Gırgır Ali arkadaşını kurtarıyor ve hem amcasının mirasını hem de onunla evlenmek isteyen kızdan kısacası ona ayak bağı olacak her şeyden koşarak uzaklaşıyor. Arabasına binip bize dönerek filmin fragmanında söz verdiği gibi ”Benim adım Gırgır Ali bu filme geldiğiniz için sizleri öperim” diyerek bir film izleyip eğlenceli bir vakit geçirdiğimizi bize hatırlatıyor. Çizgi roman a yazılan SON yazısıyla ekran kararıyor. Çetin İnanç‘ın filmle  ilginç bir anısıyla veda edelim o zaman size

“Cüneyt, Gırgır Ali filminde bu filme geldiğiniz için sizleri öperim der. Samsunlu filmi alıcılarından biri geldi . Abi bu filmi benim hanım da izliyor şimdi kadınları da öpünce ayıp olmuyor mu? dedi.”

girgir ali 0032 Cüneyt Arkın

girgir ali banner

3 thoughts on “Çetin İnanç & Cüneyt Arkın – Gırgır Ali (1982)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir