TRT 200 bin saatlik arşivini halka açtı

TRT

TRT, dünyada birkaç ülkede uygulanmakta olan “arşivlerin detaylı olarak tasniflenerek reprodüksiyonların internetten kullanıcıya sunulması” uygulamasını hayata geçirdi.

Bu haber bizim gibi arşiv araştırmacıları için çok sevindirici bir haber. Biz de sitemizde bu arşivden bol bol faydalanacağız gibi gözüküyor. Konu hakkında basında öğrendiğimiz bazı detaylar var. Mesela TRT Genel Müdürü Şenol Göka tanıtım sırasında yaptığı açıklamalarda TRT’nin yayın hayatına başladığı günden itibaren ve hatta onun öncesinde de çekilmiş görüntüleri, arşivinde biriktirdiğini belirterek, “TRT’de son derece önemli bir birikim var. Daha sonra eklenen çalışmalarla da bu arşiv çok büyük bir zenginliğe kavuştu ve bunun bir şekilde açılması gerekliydi. O hafızanın tekrar gündeme getirilmesi gerekiyordu, siyasi, kültürel ve sosyolojik açıdan” demiş.

Habere göre Göka şöyle devam ediyor: “Bütün bunlar hakkında bir fikir sahibi olabilmek, aynı zamanda nostalji duygusunu uyandırabilmek de gerekliydi. Belki biraz güleceğiz, hüzünleneceğiz ve duygusallaşacağız. Çünkü, bu nostalji duygusunu uyandırmak son derece önemliydi. Geçmişle günümüz arasında bir karşılaştırma yapabilmek açısından son derece önemliydi. Bütün bunları yerine getirebilmek, biraz da vatandaşlarımıza geçmiş ve günümüz arasında bir karşılaştırma yapabilme fırsatı vermek için böyle bir çalışmaya gerek duyuldu. Daha bunun içerisine ses arşivimizi koymadık. Bu, görsel arşiv. Yani yeni medyanın oluşturduğu siteye koyacağı potansiyel olarak 200 bin saatlik arşiv var. Bunun içerisinde son dönemden, hatırlayabileceğimiz dönemlerden görüntüler de görebileceksiniz. 1919’lardaki Sultanahmet konuşmalarını da görebilirsiniz. Dolayısıyla bütün bunlar, TRT’nin elinde var. Bu arşivi açarak bundan belki farklı şekillerde yararlanmak isteyenlere de bir hizmet sunmuş olacağız.”

Halit Kıvanç da tanıtımda konuşma yaptı

Etkinlikte konuşan 92 yaşındaki başarılı sunucu Halit Kıvanç ise TRT Radyo binasına ilk kez 62 yıl önce 1955’te girdiğini söyleyerek, “Konuşmaya başladım bu radyoda ve uzun yıllar bu radyoda hayatımı buldum.” dedi.

Kıvanç, Radyo Evi’nin değişmeyen evi olduğunu kaydederek, “İstanbul Radyosu benim hayatımda gerçek olarak ilk işim değil ilk sevgimdir. Hayatta ilk yaptığım güzel şey, İstanbul Radyosunda konuşmak. ‘Abi düzgün konuşuyorsun. Sen niye radyoda konuşmuyorsun?’ dediler, girdim. O kadar sene. Şu anda söyleyecek sözüm yok çünkü oturup 3 ay anlatmam lazım. Çok anılar var.” değerlendirmesinde bulundu.

Dijital ortama aktarılan arşive üyelik gerektirmeden ve ücretsiz olarak internet üzerinden www.trtarsiv.com adresinden ulaşılabilecek.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir