Sinemamızın Edebiyatçıları

yesilcam edebiyat 2

Yedinci sanat sinema, kendi dilini oluştururken bütün sanatlardan yararlanır. En çok da edebiyattan yararlanmıştır. Türkiye sinemasında da edebiyat uyarlaması filmlerin sayısı oldukça fazladır, fakat edebiyatçıların sinemayla ilişkisi aynı oranda güçlü değildir. Bunun nedeni edebiyatçıların, sanatçıların, aydınların Yeşilçam sinemasına mesafeli durmaları, küçümsemeleriydi. Oyuncu, yönetmen ve teknik kadrolar açısından oldukça şanslı olan Yeşilçam’ın en önemli sorunu, eksikliği senaryoydu denebilir.

Bülent Oran, Safa Önal, Erdoğan Tünaş gibi rekortmen senaristin, az sayıdaki farklı ismin sipariş üzerine yazdıkları senaryolar bir süre sonra birbirinin tekrarı seri üretimlere dönüşmüştü. Sinemaya destek olan, senaryolar yazan edebiyatçılarımız da vardı. Bir elin parmakları sayısındaki bu edebiyatçılar arasında Vedat Türkali, Orhan Kemal, Kemal Tahir ve Yaşar Kemal’in ayrı/önemli bir yeri vardır.

Muhsin Ertuğrul’un önerisiyle senaryolar yazan Nazım Hikmet de, Muhsin Bey’in tek egemeni olduğu sinemamızın “Tiyatrocular Dönemi”nin senaristlerindendir. 1923-24 yılları arasında Süreyya Paşa sinemasının müdürlüğünü yapan babası Hikmet Bey, Osmanlıca-Fransızca olan ‘Le Courrier du Cinema/Sinema Postası’ adında bir dergi çıkararak film tanıtımına, sinema haberlerine ve eleştiri yazılarına yer vermeyi kararlaştırmıştır. Nâzım’ın bu dergide kendisine yardım etmesini, yanında çalışmasını ister. Nâzım Hikmet, hayatının her anında yazmayı, sanatı düşünüyor, sürekli üretiyordur. Resim yapar, sinema üzerine de yazılar yazar. Bir gün Muhsin Ertuğrul ziyaretine gelir ve “Hazır piyesin var mı?” diye sorar. Bu ziyaret ve talep Nâzım Hikmet’in tekrar tiyatroyla, ardından da sinemayla bağını yeniden kurar. Kafatası ve Bir Ölü Evi piyeslerini yazar. Böylece Nâzım Hikmet ve Muhsin Ertuğrul arasında da bir dostluk ve iş arkadaşlığı bağı oluşur. Muhsin Ertuğrul’un İpek Film için çektiği Bir Millet Uyanıyor filminde de Nâzım Hikmet, hem reji asistanı hem de seslendirme yönetmeni olarak önemli bir rol oynar.

yesilcam edebiyat 42

Muhsin Ertuğrul, Nâzım Hikmet’le işbirliğini sürdürür ve Karım Beni Aldatırsa filminin senaryosunu yazdırır. Nâzım Hikmet daha sonra da birçok filmde kullanacağı Mümtaz Osman imzasıyla senarist olarak yer alır filmde. 1933 yılında çekilen yedi filmin beşi bu ikilinin imzasını taşır; yönetmen Muhsin Ertuğrul, senaryo Mümtaz Osman. Aynı yıl çekilen Düğün Gecesi/Kanlı Nigar filminin ise hem yönetmeni hem de senaristidir Nâzım Hikmet.

1934 yılında da Muhsin Ertuğrul’un yönettiği üç filmin senaryoları da Mümtaz Osman takma adıyla Nâzım Hikmet’e aittir. Nâzım Hikmet 1937 yılında Güneşe Doğru filmiyle senaryosunu da yazdığı filmde bir kez daha yönetmenlik yapar. 1939 yılında Tosun Paşa, 1940’ta Şehvet Kurbanı, 1941 yılında Kahveci Güzeli (M. İhsan imzasıyla) ve 1942’de de Kıskanç filmleri çekilir Mümtaz Osman imzalı senaryolarla. Nâzım Hikmet 1946 yılında Muhsin Ertuğrul için Ercüment Er imzasıyla özgün bir senaryo yazar: Kızılırmak Karakoyun. Bu birlikte son çalışmalarıdır. 1951 yılında yine İpek Film hesabına Barbaros Hayrettin Paşa ve Lale Devri filmlerinin senaryolarını yazar.
Senaryosunu o sıralarda yazdığı Balıkçı Güzeli filmi ise, 1953 yılında Baha Gelenbevi tarafından filme çekilir. Bu üç senaryosunda da İhsan Koza imzasını kullanır. Yeşilçam’a farklı ve ‘iyi’ bir şeyler getirmek niyetiyle giren Attila İlhan senaristlik yaptığı dönemlerde Ali Kaptanoğlu takma adını kullanır. Filme çekilen senaryolarından bazıları şunlardır: Yalnızlar Rıhtımı, Devlerin Öfkesi, Ölüm Perdesi, Şoför Nebahat, Ateşten Damla, Ver Elini İstanbul, Rıfat Diye Biri, Dişi Kurt, Rüzgâr Zehra, Sokaktaki Adam, Yanlış Saksının Çiçeği. Sinemamızda çok ayrı, özel bir yeri vardır Vedat Türkali senaryolarının ve o senaryolardan üretilen filmlerin.

Aydınların Yeşilçam sinemasını küçümsediği, alay ettiği, sırt çevirdiği zamanlarda Vedat Türkali yazdığı senaryolarla başka bir sinemanın yapılabileceğini gösterir.
1960’larda Yeşilçam, film sayısındaki artışa rağmen nitelik olarak aynı ‘başarı’yı gösteremez. Ele alınan, anlatılan öyküler birbirinin tekrarı, kötü kopyalarıdır.
Vedat Türkali senaryolarından yapılan filmler, egemen Yeşilçam filmlerinin dışına çıkan çalışmalar olarak farklı bir yerde durur. Asıl adı Abdülkadir Pirhasan olan Vedat Türkali, 1951 yılında siyasal eylemlerde bulunmakla suçlanarak tutuklanır. Askeri mahkeme tarafından dokuz yıl hapis cezasına çarptırılır. Yedi yıl sonra koşullu olarak serbest bırakılır.1958 yılında cezaevinden çıktıktan sonra sinema alanında çalışmaya başlar. 20’nin üzerinde senaryo kaleme alan Vedat Türkali üç filmin de yönetmenliğini yapar. Senaryolarını Vedat Türkali takma adıyla yazıyordur. Film alanındaki emeklerinin Türkiye sinemasında ayrıcalıklı bir yeri vardır.

yesilcam edebiyat 56

Sinemaya uzak durmayan edebiyatçılara baktığımızda ‘üç Kemal’ diye tanımlayabileceğimiz Orhan Kemal, Kemal Tahir ve Yaşar Kemal’in de (sonraları Selim İleri de eklenir bu isimlere) sinemaya destekleri ve kattıkları önemlidir. Orhan Kemal’in sinemaya aktarılmış eserleri arasında Üç Tekerlekli Bisiklet, 72. Koğuş, Murtaza, Avare Mustafa, Devlet Kuşu, Kaçak, Bereketli Topraklar Üzerinde, Tersine Dünya’yı sayabiliriz.

Yazar bazı filmlerin senaryolarının yanı sıra Üç Arkadaş adlı filmin bazı diyaloglarını da yazmış, Senaryo Tekniği adında bir de inceleme kitabı yayınlamıştır. Bazı eserleri de televizyon filmi ya da dizi olarak çekilen Orhan Kemal’in, ekmek parası kazanabilmek için Yeşilçam’a imzasız ya da başka isimlerle çok sayıda senaryo yazdığı söylenir. Halit Refiğ’in Gurbet Kuşları filminin diyaloglarını da Orhan Kemal yazmıştır.

1960’larda sinemayla yakından ilgilenen Kemal Tahir, Murat Aşkın takma adıyla Atıf Yılmaz’a senaryolar yazar. Ulusal Sinema tartışmalarının yaşandığı dönemde bu konudaki görüşleri etrafındaki sinemacıları etkiler, yönlendirir. Eserleri sinema ve televizyon için filme alınan Kemal Tahir Atıf Yılmaz’ın yönettiği Beş Kardeştiler filminin senaryo çalışmalarına da katılır. Yaşar Kemal’in de bazı eserleri senaryolaştırılır, filme alınır. Bazı filmlerin senaryo yazımına katkıda bulunan Yaşar Kemal’in eserlerinden çekilen filmlerinden bazıları şunlardır: Beyaz Mendil, Namus Düşmanı, Alageyik, Karacaoğlan’ın Sevdası, Ölüm Tarlası, Ağrı Dağı Efsanesi, Yılanı Öldürseler, İnce Memed, Yer Demir Gök Bakır.

gunese dogru afis

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir