
Kahramanın filmdeki kısa hikayesi: Karaoğlan soylu biri olan Baybora‘nın oğludur. Baybora, Cengiz’in kendisine verdiği özel bir görev nedeniyle evini acilen terk etmek zorunda kalmıştır. Bu yüzden Karaoğlan’a ad koyma töreni yapılamamıştır. Baybora yakın dostu olan Çalık‘a kurt başlı bir kılıç emanet etmiş, oğlu büyüyünce ona vermesini dilemiştir.
Baybora’nı ardından gelen düşmanlar Karaoğlan’ın annesini de öldürmüş, küçücük Karaoğlan, Çalık tarafından bir ata bağlanarak zor bela kaçırılmıştır. Çocukları olmayan hancı bir aile tarafından büyütülmüştür. O günden bugüne ise yiğitçe yetişen Karaoğlan nerde bir zulüm olsa orda belirmiştir.
Ziyadesiyle çapkındır… Soylu kızlardan ziyade Bayırgülü gibi halktan kadınlara aşık olur… Ezeli düşmanı Moğol askeri Camoka‘dır.
Karaoğlan, 1959 yılında Suat Yalaz imzasıyla yayın hayatına başlayan mühim bir çizgi roman serisidir. Tarihte var olan bir kişi değildir, kurgu kahramandır. Hikayeleri İslamiyet öncesi Türk-Moğol coğrafyasında geçer. Yalaz “Türklerin en yoksul fakat en soylu dönemi”ni çizgi roman serilerinde işlediğini gururla söyler.
Karaoğlan çizgi roman serisi Türkiye’de büyük sükse uyandırmış, dönemin Akşam gazetesinin tirajlarını önemli ölçüde arttırmıştır. Akabinde dergi formatına kavuşmuş gittikçe popüler bir ürün haline gelmiştir. Bu şöhretin üzerine kağıdın üstünden beyazperdeye doğru at koşturmaya hak kazanan kahramanımız sinemada ise şanına şan namına nam katmayı başarmıştır. Belirtmekte fayda var: Karaoğlan çizgi roman olarak Türkiye sınırlarını aşmıştır! 1971 yılında Fransa’ya giden Yalaz bu topraklarda tam 7 yıl Karaoğlan neşretmiştir. Bölgenin müslüman halkının yoğunlukta olduğu kısımda çok fazla rağbet gören Orta Asyalı Karaoğlan, Fransızlar tarafından pek tabii tutulmamıştır.
Cengiz Han’ın Hazineleri (1962)/ Karaoğlan: Altaydan Gelen Yiğit (1965) / Karaoğlan Baybora’nın Oğlu (1966) / Camoka’nın İntikamı (1966) / Bizanslı Zorba(1967) / Karaoğlan Yeşil Ejder (1967) / Şeyhin Kızı (1969) / Karaoğlan Geliyor (1972) / Karaoğlan (2013)

Efendim, küçük bir popülariteden bahsetmiyorum! Düşünebiliyor musunuz Türk sinemasının jönleri Karaoğlan’ı oynamak için adeta sıraya girmişlerdir! Ayhan Işık, Yılmaz Güney ve Cüneyt Arkın gibi usta jönler adsız sansız Karaoğlan olabilmek için Suat Yalaz’a dil dökmüşler… Fakat Yalaz bu isimlerin hiçbirini tipolojik olarak Karaoğlan’a uygun görmemiş; o dönem pek fazla da tanınmayan, canlandıracağı karakter gibi adsız sansız olan Ankara tiyatrosu ekibinden Kartal Tibet’i tercih etmiştir. Kartal Tibet de bu şansı son zerresine kadar değerlendirmiş, adelesiz kollarına rağmen Danyal Topatan‘ın ustalıkla canlandırdığı zalim Camoka‘ya aman vermemiştir!
Kağıttaki yiğidin ruhu Tibet’in bedenindedir artık! Seyirci Kartal Tibet’i çok sevmiştir. Tibet ile dile kolay tam 6 Karaoğlan filmi çekilmiştir! 1966 yılında Cüneyt Arkın‘ın canlandırdığı Malkoçoğlu serisi de piyasaya çıkınca Türk gençliği büyük bir problem ile karşı karşıya kalmıştır: Cüneyt Arkın mı döver Kartal Tibet mi?
Karaoğlan serisinde bendenizin en sevdiği film ise Arzu Film imzalı olan Karaoğlan Geliyor! Serinin diğer filmlerine göre daha büyük bir bütçeyle çekilen filmimizde Karaoğlan’ın başlangıç hikayesi çok temiz bir dille anlatılmış diyebilirim. Sırıtan ve komik gelen bir iş olmamış kesinlikle. Karaoğlan’ın kurt başlı kılıcıyla gösterdiği hünerlerle, Çalık’ın şakayla karışık çikovari yoldaşlığıyla, Baybora’nın görmüş geçirmiş bakışlarıyla, şaman kehanetleri ve bitmez tükenmez başbuğ kavgalarıyla iyi bir Türk işi kılıç-büyü filmidir bu eser. Ahmet Mekin, Zeki Alasya, Meral Zeren ve Kazım Kartal farkını da es geçmemek lazım.

Kartal Tibet’ten sonra canlandırma sırası Kuzey Vargın‘a gelmiştir. Avrupai bir yüze ve sarı tene sahip olduğu gerekçesiyle Cüneyt Arkın‘ı reddenen Yalaz’ın bir başka sarışın olan Kuzey Vargın‘ı bu role layık görmesini anlamlandıramadım açıkcası. Makyajla kapatılmış mı evet. Fakat çizgi roman karakteri Karaoğlan‘a benziyor mu hayır! Şüphesiz seyirci de Vargın’a ısınamamış. Karaoğlan Şeyhin Kızı Kartal Tibetli filmlere nazaran fazla gişe yapamamıştır.
Kuzey Vargın güzel bir Tolga olurdu aslında! İkisi de sarışın figürler. Üstelik tevafuka bakınız ki Abdullah Turhan ustanın hazırladığı Tolga Şeyhin Kızı çizgi romanı da var! Keşke bu çizgi roman filmleştirilseydi ve başrolünde de Kuzey Vargın oynasaydı.

Aradan 41 sene geçiyor… Türk işi kılıç filmseverleri için sevindirici bir haber: TMC film yapımcılığında büyük bir bütçeyle filmin hazırlıklarına başlanıyor! Bu sefer genç oyuncu Volkan Keskin Karaoğlan’a can vermiştir. Fakat filmimiz Volkan Keskin‘in kariyerinde Kartal Tibet’inki gibi trambolik bir zıplamaya neden olamamıştır.
Filmimiz gişede çakılsa da çizgi romana sadık ve başarılıdır diyebilirim. Bunda çizgi roman sever yönetmen Kudret Sabancı‘nın etkisi de büyük. Ara ara çocuk işine kaçan animasyonlara yer verilmesi ve 2013 yılına rağmen başarısız bir dublajın filmde yer alması gözümdeki olumsuz yönler. Oyuncu seçimleri (Özellikle Survivor’dan tanıdığımız Hasan Yalnızoğlu Camoka için harika bir seçim), senaryo akıcılığı ve dramatik havası da filmin gözümdeki artıları…
Serinin son filminde bir sahne var ki beni benden aldı. Moğol taarruzundan kurtulmak için kendini feda eden bir avuç Türk’ün cenk anı bana Bozkurtlar romanındaki Kürşat İhtilali’ni hatırlattı. Kırk çeri ölmüştü ama II.Göktürk Devleti’nin temelini de atmıştı…
Yazan ve Derleyen: Cemal Berktaş
Devamı Haftaya…