Ölürse ten ölür canlar ölesi değil

Mesut Kara’dan 2014 üzerine bir yazı Gençlik yıllarımın dönüp dönüp başvurduğum, yeniden okuduğum başucu kitaplarımdandı Haldun Taner’in “Ölürse ten ölür canlar ölesi değil” adlı kitabı. Yazarlık serüvenimde yol gösterici oldu. Birçok değerli insanı o kitaptan, Haldun Taner’in yazılarından tanıdım. Sakallı Celal’i de (Celâl Yalnız), Celâl Sılay’ı da, Cemal Sahir’i de… Bilgi sahibi olduğumu sandığım insanlar…

devam...

3 KARDEŞE 1 GELİN (1965)

Yönetmen: Mehmet Dinler Senaryo: Bülent Oran “*” Foto Direktörü : Kenan Kurt Yapım: Ülkü Film /Ülkü Ülkümen Pesen Film/Nevzat Pesen Laboratuar Şefi: Mihal Sjarpetisd, Yardımcıları: Tanaş Petridis, Recai Karataş, Montaj Senkron: Nazmi Özer, Negatif Montaj: Ali Berkan, Set Amiri: Erdoğan Avcı, Set Elemanları: Haydar Doğan, Mustafa Buvan, Vedat Yediren, Kamera Asistanı: Nedim Akanlar, Işıklar: Hüseyin…

devam...

Mehmet Güler – Bir Yeşilçam marjinali

Hani simgeler vardır, simgeleşen insanlar… Sokaklar, mekanlar, semtler onlarla özdeşleşmiştir, onlarla anımsarız o yerleri. Mehmet ağabey de yani Mehmet Güler, namı diğer Tokmak Mehmet de öyle insanlardandır. Hangi saatte giderseniz gidin onu mutlaka Ayhan Işık Sokak’ta görürsünüz. Ya o sokakta o tarihlerde işlettiği Kafe Kontak’ın önünde dikilirken ya da kim var kim yok diye kahvehaneleri…

devam...

Yeşilçam’da bir yalnız adamdı İbrahim Kurt

Yalnız yaşadı, yalnız öldü. Avantür sinemanın ve Yeşilçam sokaklarının simge isimlerindendi İbrahim Kurt. Ona her gün Gazeteci Erol Dernek Sokak’taki oyuncu kahvelerinde ya da Ayhan Işık Sokak’ın köşesindeki büfelerin önünde rastlardınız. Oradan geçerek bürolarına giden yapımcı ya da yönetmenler, “Senin abideni dikeceğiz bu köşeye” diye takılırlardı ona. İbrahim Kurt, “Ben öldükten sonra abidemi dikeceklerine, sağlığımda…

devam...

İsmet Erten’in Behçet Nacar ‘ı

Behçet Naçar hakkında bir kaç şey söylemek istiyorum; Ben İsmet Erten, Behçet’i benim kadar yakından tanıyan kimse yok Yeşilçam‘da. Ben ve Behçet aynı dönemde bu yola baş koymuştuk. O yıllarda Sultanahmet‘de  tane dolmuşu vardı birinde kendi çalışır diğer ikisini şoföre verirdi. Mali durumu çok iyiydi ama bu Yeşilçam hevesi onunda içinde çok büyük bir istek…

devam...