48 yıl sonra Gurbet Kuşları

Türkiye’nin sinema mirasının korunması için İKSV ve Groupama’nın ortaklaşa yürüttüğü ‘Türk Klasikleri Yeniden’ projesi kapsamında restore edilen Gurbet Kuşları için 18 kişilik bir ekip 53 gün çalıştı. Galaya filmin oyuncuları Cüneyt Arkın, Tanju Gürsu ve Sevda Ferdağ da katıldı

İKSV ve Groupama beş yıldır Türkiye’nin sinema mirasının korunması bakımından önemli bir projeye imza atıyorlar. Türk Klasikleri Yeniden adlı proje kapsamında, kopyası iyi durumda olmayan bir Türk filmi restore edilerek geleceğe aktarılıyor. Bu yıl restore edilen film, Halit Refiğ’in 1964 tarihli klasiği “Gurbet Kuşları” oldu. İstanbul Film Festivali’nde izleyiciyle buluşan filmin galası ve tanıtım kokteyli önceki gün Nişantaşı Citys’de gerçekleştirildi. Gecede ilk konuşan isim Groupama CEO’su Yılmaz Yıldız’dı. Yıldız, filmlerin iki yıldır Mimar Sinan Üniversitesi Sinema Televizyon Merkezi’nde Türkiye’den uzmanlar tarafından yenilendiğini aktardı ve 2009’da kaybettiğimiz Halit Refiğ’i rahmetle andığını ifade etti.
Mimar Sinan Üniversitesi Sinema Televizyon Merkezi’nin kurucusu Prof. Sami Şekeroğlu, bu filmin kaybolmak üzere olduğunu vurgularken, restorasyonun 53 günde, 18 kişilik bir ekiple yapıldığını aktardı.

‘Bundan film çekelim’
İstanbul Film Festivali direktörü Azize Tan’ın konuşmasının ardından kürsüye filmin oyuncuları Cüneyt Arkın, Tanju Gürsu ve Sevda Ferdağ geldi. Gürsu konuşmasında, “Bu filmin çıkış noktası Turgut Özakman’ın ‘Ocak’ adlı oyunuydu. Bana bu piyes gelince, bundan film çekelim dedim. Filmin mutfağında Orhan Kemal ve tabii ki Halit Refiğ var” dedi.
Ferdağ ise, “Gurbet Kuşları’nın babası gitti. Kuşlar yalnız kaldı” diye konuştu. Arkın, “Bu benim ilk filmim. Halit Refiğ en büyük şansımdır. Pek bir şeyimiz kalmadı çocuklar. Özelleştirmelerle veriyoruz, veriyoruz. Bari kültürümüze sahip çıkalım” diye başladığı konuşmasında filmin unutamadığı sahnelerinden birinin kavga sahnesi olduğunu söyledi. Refiğ’in “Vücudunu iyi kullanıyorsun, avantür filmlerde oyna” dediğini aktardı.
Halit Refiğ’in eşi Gülper Refiğ ise, “Doğayı, ülkesini, beni, Türk sinemasını ve yıldızlarını severdi. Bu filmlerin hâlâ izlenmesinin nedeni bence bu. Bunu çektiği dönemde 30 yaşında olan ve 4. veya 5. filmini çeken Refiğ’in o günden bugünleri anlattığını göreceksiniz” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir