Yeşilçam’ın siyah deri eldivenli, füme trençkotlu ve yeşilimtrak rayban gözlüklü seri katili: Hikmet Taşdemir nam-ı diğer Gaddar Kerim. Kötülerin kötüsü, gururluların gururlusu, çok konuşmayan, bir belirip bir kaybolan, sert bakışlı adam. Türk sinemasının Lee Van Cleef’i. Hep ikinci hatta üçüncü, dördüncü, beşinci plandaki adam. Şunu öldürtelim dendiğinde akla ilk gelen. Çoğunlukla kendi adına çalışan, bazen kırbaçlı kahya olmayı da tercih eden. Acımasız ve bir o kadar şuh. Hikmet Taşdemir en kral kabadayı, karizmatik rollerin suratsızı.
Sanatçımız 2 Şubat 1942 Erzurum doğumlu. Genç yaşta bazı tiyatro topluluklarında çalışmış. Sinemaya ilk olarak 1971 Yılmaz Güney filmi “Umutsuzlar” ile adım atmış. Kemal Sunal’ın “Korkusuz Korkak” filmindeki Kerim karakteriyle hafızalar kazınmış. Sonra “Dünyayı Kurtaran Adam”daki sihirbazdan tutun “Tatar Ramazan”daki Cıbıl Halil rolüne kadar birçok filmde birçok farklı role bürünmüş. Battal Gazi’lerde, Şaban filmlerinde, “Yol” gibi önemli filmlerde yer almış. Kavuk da takmış, upuzun beyaz atkı da.
90’larda “Polis”, “Suikast” gibi TV serilerine katılmış. Hatta yaşlılığında bile durmamış dizilere o asil havasını katmış. STV’nin mistik dizilerinin ecinnisi olmuş mesela. Çok da güzel olmuş. Çünkü varlığıyla Yeşilçam’ın en siyah renkli adamlarından birisiydi Hikmet Taşdemir. Birçok oyuncu birbirine benzerken onun hep kendine has bir havası oldu. Taş kesilmeyi en iyi beceren ve her daim kötü adamlığın namını ve adını kurtaran Hikmet Taşdemir, hepimizi korkutmasının yanı sıra üstümüzde bir hayranlık etkisi de yarattı.
Bıyığıyla, fönlü saçları ve yakışıklı yüzüyle gizil bir fenomen oldu. En meşhur lafı “benim adım Kerim hepinizi severim”di. Buz görüntüsüne rağmen perdelerini indirdiğinde kedi gibi bir insandı ve hepimizi seviyordu o aslında. Ama uzaktan.
Yazan: Frau Doll
ben kendime madara oldu dedirtmem !