Cüneyt Arkın: BABA KARTAL (1978)

sinematik_baba_kartal_00

Kartal ve çocukları ağalık düzeninin getirdigi insanlarin sömürülmesi olgusuna karsi dimdik ayakta kalabilmek icin köylerini terkeder. Yeni sehir beraberinde yeni umutlar tasir tipki kücük Ömerin dedigi gibi “artik okula gitmek icin kilometrelerce yürümesi gerekmeyecektir”. Ancak o güne degin sadece ciftcilik yaparak ekmegini kazanmis bir insan icin büyük şehir, büyük bir cehennemdir.

Kuyruk dolusu insanlarin tek bir tuvaleti kullandigi isik görmeyen odalarin oldugu bir batakhaneye yerlesmek zorunda kalirlar.Oysaki insan yasadigi sartlar ne olursa olsun icinde bulundugu yeri aydinlatabilecek cennete cevirecek tek degerdir. Hayati boyunca kaybetmis ve ileride Kartalin can yoldasi olacak ihtiyarlada burada tanisirlar. 

Günler yevmiyeli az kazandiran islerle gecmekte Kartalin kücük oglu giderek rahatsizlanmakta büyük oglu ise okuldan kacip gizlice calismaktadir. Kartal’ ın tek arzusu cocuklarini okutmak ve onlarin mutlulugunu gormektir. Ezilmeden, namusunu, insanlik onurunu yitirmeden direnmek icin verilen bir varolma savasidir bu.

Oysaki bu duygulari olmayan ve bir milleti var eden o cogunlugu sömürenlerde vardir. Ilk kez bir dolandirici kimligiyle cikarlar Kartalin karsisina. Tum umutlari olan koyünde biriktirdigi tüm parasini dolandirirlar kokusmus bir hileyle. Magrur Kartal bu insanlara ezilmeyecektir , kendilerini dolandiranlari bulur ancak parasini alamadan karsisina tüm hayatini degistirecek kisi cikar.

sinematik_baba_kartal_04sinematik_baba_kartal_02

Ona kaybettiginden cok daha büyük bir rakami teklif eden bir anlamda mafyanin o günlerde görülebilecek en kolay uzantisidir bu kisi. Önce ricada bulunurlar ilk kez cembere düstükten sonra emrederler. “Ahlak, Namus” birer erdem degil saçmaliktir sadece onlarin dunyasinda, Kartal ise herseyi olan cocuklarinin gelecegi icin kabullenir tüm pis isleri. En büyüklere harac keser ve hepsini bir yandan cezalandirir kafasindaki tek isim olan buyuk patron “Osman”in adini haykirarak. Onun icin cezalandirdigi herkes birer Osmandir.

Mafyanin icinde ama kalbi sistemin disinda olan Kartalin ismi artik BABA KARTAL olarak anilir tüm Istanbul’da. 10 yilin ardindan büyük oglu ayni cemberin icine cekilmek istenir cunku bir zamanlarin avcisi olan BABA KARTAL artik avdir yeni duzende.Yerini almasi icin düsünülen ilk kisi büyük ogludur.Kartal oglunu en sert sekilde cezalandirir vazgecirmek icin. Ogullari icin girdigi yolun bedelini odeme zamani gelmistir.Verecegi kurban ise caninin bir yarisi kucuk ogludur.

Mafya kendini desifre edeceginden süphelendigi kücük oğul Ömeri acimadan oldurur. Kartal ise genel bir kiyim baslatir ve tum kötüleri oldurur. Halkin karsisina cikarak kan ve baskiyla kurulan imparatorlugun ic yüzünü anlatir ve “Katil” olduğunu itiraf eder. Tevkif esnasinda “Herhangi bir suclu gibi muamele gormek istedigini” söyler kendini kelepcelemek istemeyen memura. Film döneminde oldugu gibi bugünde insanlarin en büyük ihtiyaci,yasam kaynagi olan ufakta olsa bir umut vererek biter.

sinematik_baba_kartal_03 sinematik_baba_kartal_05

Notlar:

BABA KARTAL, Cüneyt Arkın’ın bizzat kendisinin yönetmenliğini üstlendiği ve kariyerinin ileriki döneminde Çetin İnanç ile başlayacak yeni tarzı öncesinde bir geçiş devri niteliği taşıyan çalışmasıdır.

Filmin sosyal icerikli dramatik yönü Arkinin kendi yaklasimini ; aksiyon sahnelerindeki başarılı görüntüler (özellikle Turgut Özatayla dövüstügü sahnede kameranın yerden çekip Turgut Özatay’ın arkadan yarım sekilde ekrana yansıyan görüntüsü) 80‘lerde tam olarak oturacak yetenek ve cekim uyumunun birer örnegidir.

sinematik_baba_kartal_01

Mafya patronu Osman “Sermaye”,
Kartalin ihtiyar yardimcisi “Çaresizlik”,
Kartalin küçük oglu “Saf bir Umut”,
Büyük oglu “Ihtiras ve Kibir”,
Kartal ise “Dürüst Insan Olmayi” sembolize eder…

Yazan: Gokay GELGEC – Yojimbooo

BABA KARTAL ve OGLU

4 thoughts on “Cüneyt Arkın: BABA KARTAL (1978)

  1. Bu filmde kullanılan Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz şarkısı acaba hangi versiyondan alınmış? O dönem bu şarkıyı söyleyen Livaneli ve Edip Akbayram versiyonlarının altyapısından farklı.

  2. Evet doğru Zülfü Livaneli'nin aynı adlı albümündeki versiyonuymuş. Ben konser versiyonuyla karıştırmıştım. Bu arada yapım yıl 1976 bu albümün.

    Filmin giriş jeneriğinde çalan parçaysa Moğollar'ın Peri Bacaları şarkısı. Zaten bu şarkının da olduğu Hitit Sun albümündeki ehr şarkı Türk sinemasında yüz kere dönüştür.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir