James Bond’un 24. filmi Spectre ( Asla Asla deme ile birlikte 25.) önümüzdeki hafta vizyona girecek. James Bond kültü yeni filmi ile beyazperdeye geldiği zaman sinemamızın James Bond‘u Göksel Arsoy‘dan bahsetmemek olmazdı. Sinematik Yeşilçam olarak Yeşilçam’ın yararlandığı esin kaynaklarından birisi olarak James Bond filmlerini kabul ettiğimzi için sitemzide bol bol yer veriyoruz. Bu sefer Göksel Arsoy‘un sinema kariyerinde yer alan casus filmlerini kısaca tanıtacağız. Tabi filmleri daha önce izlemediyseniz şimdiden uyarayım oldukça fazla sürpriz bozan içeriyor yazı:
1966 yılında çevrilen ilk Altın Çocuk filminde, 1965 yılında çevrilen James Bond macerası Thunderball‘dan epey yararlanmış. Mesela Filmin başında Altın Çocuk, 5,5 ayda ameliyatla tıpa tıp kendine benzeyen birini öldürür. Thunderball filminde de Angelo Palazzi, Francois Derval‘e benzeyebilmek için çeşitli ameliyatlar olmuştur. Altın Çocuk‘un filmin başında öldürülmesi aynı zamanda From Russia With Love filmine gönderme de bulunuyor, keza o filmin başında da kahramanımıza benzeyen biri SPECTRE ajanı Grant tarafından öldürülür.
Filmdeki kötü adam Altan Günbay‘ın da performansı ile Memduh Ün‘ün yönetmenliğindeki Altın Çocuk filmi gerçek bir fenoman ve günümzde ise bir klasik olur ve hem Arsoy’un lakabı haline gelir… Tabi Süheyl Denizci Orkestrası ve Ayten Alpman Altın Çocuk şarkısı da Sinema ve müzik işbirliği açısından ülkemizdeki farklı bir çalışmadır.
Yani salonların yakışıklısı Göksel Arsoy ‘un 1966‘da bir ajanı canlandırdığı film o kadar tutar ki aynı tarzda seyreden üç film daha çevrilir: Altın Çocuk Beyrut’ta (1967), Ortaşark Yanıyor (1967) ve Altın Avcıları (1968).
İlk Altın Çocuk filmine göre daha özgün bir senaryoya sahip olan Altın Çocuk Beyrut’ta filminin hikayesi kısaca böyle. Türk – Lübnan ortak yapımı filmde Altın Çocuk yine güzel kadınlar ve kötü adamlar arasında mekik dokurken Ejder isimli kötü adamın Batman kostümüne benzer bir şekilde ortada dolanması ve bilim kurgu filmlerinden fırlamış aletlerin etrafında bulunması, Lübnan‘lı güzel yıldız Tarup‘un Göksel Arsoy‘a eşlik etmesi filmin dikkat çeken yönlerinden.
Bu arada Altın Çocuk‘un gerçek ismi konusunda belli bir malumatımız olmadığını belirteyim. İlk filmde kendini Nihat ve Gökhan olarak tanıtırken Altın Çocuk Beyrut’da filminde Çakar Ali ismini kullanıyor.
Göksel Arsoy, “Hazır orta doğuya gitmişken bir film daha çevirelim” diye düşünmüş olacak ki, kendi şirketi adına bir film daha çevirir. Bu kez Zafer Davutoğlu‘nun yönettiği Ortaşark Yanıyor filmi yine oldukça başarılı bir aksiyon filmi.
Kahramanımız bu kez Türk gizli servisinin en iyi ajanı Altın Çocuk değil, çapkın ve yürekli bir delikanlı olan Metin‘dir. Yani çoğu kaynakta belirtildiği üzere Ortaşark Yanıyor filmi bir Altın Çocuk filmi değildir. Eh Sinematik Yeşilçam olarak sizi yıllar sonra uyaralım dedik…
Filmin konusuna gelince: Sualtı Araştırmaları dairesi başkanı Kamuran Şakir ve Metin arasındaki benzerliği farkeden Demir Üçgen teşkilatı (şimdi buna Kurtlar Vadisinde başka isimler takıyorlar!!) Metin’i bir imtihana tabi tutar ve başarılı olan Metin’i benzerlikten istifade etmek için İstanbul’a gönderir. Metin’den istenen su altı hazinelerine ait planın fotokopileridir…
Konudan da anlaşılacağı gibi oldukça hareketli günler Metin’i beklemektedir…
Göksel Arsoy‘un son ajanlık filmi ise yönetmenliğini yine Zafer Davutoğlu‘nun yaptığı Altın Avcıları (1968)’dır. Arsoy’un bu kez “Türk polisinin en gözde ajanı Murat Peker“i canlandırdığı film, tıpkı Altın Çocuk’da (1966) olduğu gibi bir James Bond filminden alınma bir sahne ile başlıyor. You Only Live Twice filminde öldürülen James Bond‘un akıbetine bu kez ajanımız Murat Peker uğruyor. Bond’un naaşı büyük bir törenle denize atılırken, Murat Peker yerelleştirilir ve islami usüllere göre “gömülür” ve rahatça Altın kaçakcılarının peşine düşer.
Göksel Arsoy‘un Lübnan‘daki popülaritesi epey artmış olacak ki, suçluları yine Lübnan‘da aramaya devam eder. Samira Ahmed, Adil Adham, Mahmoud Said gibi arap oyuncuların oynadığı filmde sinematurk.com’a göre Kenan Pars, Muzaffer Tema ve Figen Say‘ın da oynadığına dair yanlış bir bilgi var. Ama maalesef sinematurk bunu artık hep yapıyor…