Geçtiğimiz hafta içerisinde Açık Radyo Yeşilçam Arkeolojisi’nde Utku Uluer ile yaptığımız iki programda “Kemal Sunal Filmleri ve Müzik” üzerine bol bol sohbet ettik. Bu programların sonucu olarak sanatçımızın filmografisini müzikal bir kategori şeklinde destekleyen bir yazıyı sunmak gerekliliği ortaya çıktı.
Kemal Sunal filmlerindeki müzikal yaklaşımı, temel olarak 4 döneme ayırabilmek mümkün.
Arzu Film dönemi :
Yazım listemize Arzu Film döneminde basamakları hakkıyla tırmanan Sunal’ın tüm Türkiye’ye tanınması ve ilerleyen yıllarda nam-ı diğer ismi olarak anılmasını sağlayan İnek Şaban karakterinin unutulmaz serisi Hababam Sınıfı ile başlıyoruz. Melih Kibar‘ın bestesiyle ölümsüzleşen serinin müziği bugün dahi tazeliği ve etkileyiciliğini korumakta.
Yine Arzu Film ekolünün bir parçası olan Osmanlı Filmleri serisi (modern orta oyunu olarakta adlandırılabilir.) Bu dönemin diğer unutulmaz yarısını oluşturmakta. Tosun Paşa, Süt Kardeşler (Gulyabani) ve Şabanoğlu Şaban filmlerinin zevk alma seviyesini ikiye katlayan modernize edilmiş alaturka eserlerin performansları Regal – Hüsnü Özkartal Orkestrası tarafından gerçekleştirilmiş.
Ara Dönem :
Arzu Film döneminin son aşamalarına doğru Sunal’ın kalabalık kadrolu filmlerden başrole geçiş aşamasında yer aldığı ve serbest çalışmalar olarak değerlendirilebilecek ara dönem içerisinde özellikle Urfalı Babi‘nin bestelediği filme özel müzikler sayesinde kendine has bir yer edinen Salako‘nun teması dikkate değer bir çalışma.
Salako beraberinde pop müzik ve Kemal Sunal filmleri ilişkisinin ilk örneklerinden biriside yine bu dönemde ortaya çıkmakta. Meraklı Köfteci‘nin ana karakteri Zühtü‘ye bizzat kaynaklık vazifesi gören Zühtü, Hababam Sınıfı döneminde filmin yılına göre değişkenlik gösteren ve finalden önceki sene sonu kutlamalarında yer alan pop müzik parçalarının Hababam Orkestrası‘nca yorumlandığı özgün çalışmaların biraz daha otomatikleşmeye başladığı bir dönemin habercisi.
Krallı Filmler Dönemi :
Krallı Kemal Sunal filmleri döneminin iki ağır topu olan Kapıcılar Kralı ve Çöpçüler Kralı filmleri, Sunal filmografisinin popüler kültür ve dolayısıyla dönemin popüler müzik anlayışının bir yansıması şeklinde ilerlemekte. Bu filmlere ruh katan parçalar, hem 70’li yılların deneysel arayışlarının zirvelerinde yer alan eseri oluşturmakta.
Kapıcılar Kralı filminde Cahit Berkay ve Arif Sağ olarak iki önemli müzik insanının emeğiyle oluşmuş ve filmle beraber popülaritesini katlamış iki ayrı ekole şahit oluyoruz. Popüler yaklaşımla bir yanda geleneksel diğer tarafta rock müzik yoluyla modernizasyonda kendi imzasını yaratan bu iki isimden, Berkay ilerleyen yıllarda film müzikleri konusunda Türkiye’nin en önemli insanlarından birisi oluşunun ilk meyvelerini sunuyor.
Berkay’ın 1975 yılında çekilen Gülermisin Ağlarmısın isimli Zeki – Metin komedisi için bestelemiş olduğu temanın çeşitli varyasyonlarının yer aldığı Kapıcılar Kralı, Kemal Sunal filmlerinde müzik ekolü konusunda etkileri Bekçiler Kralı filminde de devam eden dillere pelesenk olmuş muhteşem çalışmayı içermekte.
Öte yandan Arif Sağ ve Zafer Dilek ikilisinin saz – gitar hakimiyetiyle 70’li yıllara yakışan bir mücevher niteliğindeki Dımbıllı – Fidayda 45’liği ise, Kapıcılar Kralı müziklerinin ağırlıklı diğer yarısını oluşturmakta. Bu plak özellikle Zafer Dilek faktörü sayesinde ekilmiş popüler müzik sosuyla Kemal Sunal Natuk Baytan ekolü olarak tanımlanabilecek devrin ön pilot çalışması niteliğinde kabul edilebilir.
Çöpçüler Kralı ise senaryosu ve müzikal yaklaşımı itibariyle Türkiye’deki sosyolojik değişimin fotoğrafını çeken filmlerden birisi. 70’li yılların ikinci yarısından itibaren yavaş yavaş sinema salonlarının elinden hakimiyeti devralmaya doğru evrilen televizyon devrinin bir simgesi. TRT’nin kısıtlı yayın imkanlarıyla emekleme devirlerini yaşadığı 1970’li yıllar boyunca yayınların teknik arızalar boyunca değişmez parçası olan müzik – slayt ikilisinin müzik kısmının unutulmaz albümleri TRT ARA MUZIKLERI serisi Çöpçüler Kralı’nın unutulmaz temasına kaynak oluşturmakta.
Müzik tarihimizin mihenk taşlarından birisi olan iki plaklık bu serinin, film sayesinde büyük popülariteye ulaşan ilk parçası Özdemir Erdoğan imzalı Gurbet‘i tekrar hatırlayalım.
Ardından TRT Ara Müzikleri ilk plağının tamamını (özellikle Makaram Sarı Bağlar) loop’a alıp eskilere yeniden dalalım.
Kapıcılar , Çöpçüler ve Bekçiler Kralı derken krallı filmler döneminin kendi başına farklı sayılabilecek tek eseri olan Aziz Nesin eseri Gol Kralı filmine ait müzik seçimimiz için yazının sonunda linkini paylaştığımız podcastimizi dinleyebilirsiniz.
Natuk Baytan Ekolü :
Kemal Sunal filmlerinde Natuk Baytan ekolü başlığı altında daha önce hazırlamış olduğumuz pek çok yazımız bulunuyor. Hatta Sinematik Yeşilçam‘ın sınırlarının ötesinde Ekşi Sözlük‘ten Facebook üzerine geniş bir yelpaze üzerinde Natuk Baytan eksenli pek çok başlık ve aktif bir fan grubumuz bulunmakta.
Natuk Baytan döneminde müzik ekolünü iki dalda incelemek mümkün.
İlk kısım Baytan’ın gelmekte olduğu avantür film ekolünün esintilerini taşımakta ve stoktan kullanılan yabancı film müziklerinden (ağırlıklı olarak gerilim ve aksiyon temaları) oluşmakta. Bu açıdan Lalo Schifrin‘den Herbie Hancock‘a i hatta Morricone‘ye kadar pek çok tema çeşitli şekillerde tekrarlanmakta. Bu anlayışı kendi içerisinde yıkan en aykırı çalışma ise Avanak Abdi filmine ruhunu katan Vladimir Cosma – Gheorghe Zamfir şaheseri Le Grand Blond albümü. Ana tema Sirba’nın çeşitli yorumlarıyla filmi unutulmaz kılan müzik.
İkinci kısım, Kapıcılar Kralıyla başlayan Zafer Dilek ekolünün bu filmlere ait bir imza haline gelişi ve yanına Osman İşmen – Okay Temiz isimlerinide dahil edişiyle oluşan yerli müzik yaklaşımı. Üç müzik insanının çalışmalarının bu filmlere kattığı ruh, 70‘li yılların son 3 senesinde müzikal anlamda dünyadan uzaya doğru yol alan hoş bir serüvenin adımları gibi. Zafer Dilek’in halk müziklerinin modernize yaklaşımına karşılık Osman İşmen’in diskomatik ekolü ve Okay Temiz‘in tamamen kendine has jazz yaklaşımı her bir filmin kendi karakteriyle anılmasını sağlayan güzelliklerle buluşmamızı sağlamış.
Sakar Şakir ve Gardrop Fuat ile Zafer Dilek …
Bombacı Mülayim‘e Denizaltı Rüzgarlarıyla eşlik eden Okay Temiz …
Bu arada hazır lafı açılmışken senelerdir aranmakta olan ve maalesef hala sonuca ulaşamadığımız Sakar Şakir bakkala hücum temasını hala bulamamanın üzüntüsünü tekrar paylaşalım.
Derin Kemal Sunal :
1980‘lere adım atarken geçen 5 yıla dönüp bakıldığında Kemal Sunal‘ın ana kategorisinde yer almayan ancak kendi eksenlerinde çok önemli mesajlar içeren veya kendi başına da en az seri halindeki filmleri kadar sevilen eserlerde mevcut.
Kısa bir yolculuk adına bu özel filmleri müzikal anlamda İyi Aile Çocuğu , İnek Şaban , Köşeyi Dönen Adam ve Yüz Numaralı Adam olarak seçtim. İlk iki film Kemal Sunal‘ın organize suç konusunda, takip eden iki film politik altmetinleriyle ülkedeki sınıfsal farklılıklara getirdiği eleştirisiyle incelenmeyi ve takdiri hakeden çalışmalar.
İçerikleri kadar müzikleriyle de farklılıklarını ortaya koyan bu filmlerde Arzu Film , Krallı filmler ve Natuk Baytan döneminin ana hatlarını oluşturan bestecilerin dışında Kemal Sunal filmlerine ruh katmış yerli ve yabancı önemli müzik insanlarının birer resmi geçidi yapılıyor.
Biddu Orchestra‘nın Easter Journey ile hayat verdiği İyi Aile Çocuğu, takip eden yıllarda Türk televizyon tarihinin en uzun soluklu programı olan Levent Kırca‘nın Olacak O Kadar‘ına da tema desteğinde bulunmuştu.
İnek Şaban filmiyle futbol ve mafya konusunda komedi sınırlarının üst seviyelerinde dolaşan performanslara hayat veren Herbie Mann imzalı Impressions of The Middle East plağı. Özellikle Yavuz parçası filmin unutulmaz müzik seçimleri arasında yer alıyor. Sanatçının aynı plağı Yeşilçam’ın güldürü avantür ekolünün kendine has ismi Robert Widmark filmlerinin de vazgeçilmez stok melodisiydi.
Kemal Sunal‘ın politik güldürü döneminin ilk ve en derin çalışması olan Köşeyi Dönen Adam, müzikleriyle değerlendirildiğinde Timur Selçuk müzikalitesiyle ön plana çıkmakta . Selçuğun dönemin popüler müzik insanlarının tamamından farklı bir anlayışla kendi tarzını yarattığı parçaları içerisinde özellikle Sabah Güneşi, dramatik yapısıyla filmin en önemli sahnelerine hayat katıyor.
Köşeyi Dönen Adam filmiyle dramatik yönü yüksek politik güldürünün daha hafif bir seviyede gerçekleştirildiği Yüz Numaralı Adam‘da Arzu Film, Krallı filmler ve Natuk Baytan dönemindeki popüler yerli parçalar kullanımında bir harman niteliği bulunuyor. Her üç kategorinin de izlerini taşıyan bu filmin müzikal anlayışında Hababam Sınıfı döneminde canlı performansla yorumlanan Erkin Koray parçası Fesuphanallah‘ın enstrümental ve bu filmle özdeşleşmiş Şençalar Kardeşler yorumuyla karşılaşıyoruz.
Türkülerle Kemal Sunal :
Yaklaşık 10 sene kadar önce Kemal Sunal Türküleri isminde bir albüm basılmıştı. Özellikle Şark Bülbülü‘nü temel alan ve açıkçası filmlerden alınmış özensiz kayıtlarla arşivlik değeri oldukça düşük bu çalışmaydı. Ancak Kemal Sunal filmlerinde kendi sesinden türküler konulu alt bir başlık için önemli bir toplama olduğunun da altını çizmeliyiz. Kemal Sunal‘ın kendi filmlerinde en çok okuduğu parçası Esmerim.
Kemal Sunal‘ın türkücülük konusunda Salako‘dan itibaren süre gelen bir geleneği bulunmasına karşı bir kategori olarak öncelikle Çöpçüler Kralı ile ilerleyen ve ardından Şark Bülbülü filmiyle zirveye ulaşan bir müzikal dalı bulunmakta. Özellikle köyden kente göç ve 70‘li yılların toplumsal değişim incelemesinde en önemli müzikal figürü olan İbrahim Tatlıses konusuna gönderme yapılmakta. Yeşilçam’ın o dönemde getirdiği yorumla çeyrek asır sonra bu toplumsal değişimin sonuçlarının ne kadar doğru ele alınabildiği hala tartışmaya açıktır.
Türküler ve dolayısıyla halk müzikleri açısından Kemal Sunal filmleri müziklerinin ele alınmasında pek çok örnek seçilebilir. Bu filmler içerisinde kişisel görüşüm Kemal Sunal‘ın hem kendi okuduğu türkülerle , hemde halk müziğimizin en önemli nefesli üstatlarından Muhlis Akarsu‘nun eserleriyle Kibar Feyzo‘nun en önemli film olduğu yönünde.
80’li yıllar :
Kemal Sunal filmlerinde müzikal yolculuğumuzun son evresini, bir bütün olarak ele aldığımız 80’li yıllar oluşturmakta. 1980‘li yıllarda bazı ufak sapmalar haricinde Kemal Sunal filmlerinde müzik çağrışımlarının tartışmasız adresini Cahit Berkay oluşturmakta. Berkay’ın 70’li yıllardaki deneysel yaklaşımlarıyla 80’lerdeki olgunluk döneminin bir sentezini oluşturan bu eserlerde hem Anadolu Pop hemde küçük sürprizler halinde bazen rock müziğe göz kırpan eserleri bulabilmek mümkün. Öte yandan bir başka adaş Cahit Oben ise Kemal Sunal‘ın 1980‘li yıllara müzikal anlamda en derin izi bırakan En Büyük Şaban temasıyla hakettiği öneme kavuşuyor.
Yazımızı sonlandırırken hem 1980‘li yıllar hemde büyük ustalar Kemal Sunal Natuk Baytan ikilisini tekrar anma mahiyetinde Atla Gel Şaban‘ın hipodrom temasını paylaşalım.
Programın ilk bölümüne ait podcast’i buraya tıklayarak dinleyebilirsiniz.
Facebook Yeşilçam Müzikleri grubumuz için buraya tıklayınız.
Yazan: Gökay GELGEÇ – Yojimbooo
One thought on “Müziklerle Kemal Sunal Filmografisi”