Sinemamızın 1970′ lerin sonuna doğru yaşadığı bunalımlı dönemde bir çözüm olarak üretmeye başladığı “Erotik Furya” serisi maalesef amacını aşarak zamanla içinden çıkılamayacak bir hale gelmiş ve bir türlü de önüne geçilememiştir. Masum Erotik Güldürülerin yerini kimi zaman araya otuzar metre parçalar eklemek suretiyle işi pornografiye çevirmeye başlamışlardı ki anılan kuşağın önemli yönetmenlerinden Naki Yurter, yine dönemin önemli oyuncularından
Zerrin Doğan‘ın başrolünü oynadığı “Öyle bir Kadın ki” isimli filmle Yeşilçam da ilk uzun metraj soft porno filme imza atar ve hemen benzer örnekleri çekilmeye başlar. Bu anlamda furyanın sonlarına doğru 1980 yılında yönetmen Naki Yurter tarafından çekilen Emel Canser ve Ergun Akerman’ın başrolünü paylaştığı, 1989 yılında işletmesini yaptığımız sinemada bizzat oynatarak bende ilginç anılar bırakan Yılan ama afişteki ismiyle Kaderin Pençesinde isimli film dönemin ilgi çekici örneklerinden biri olarak sinema tarihimizdeki yerini almıştır.
Kaderin Pençesinde Bursa’da Gösterimi
Filmi 1989 yılında işletmesini yaptığımız Bozüyük Belediye sinemasında oynattık. Film sinemaya gelir gelmez bir müddet sonra filmi hazırlamakla meşgul olan makinist arkadaşın babama gelerek; “Abi bu film çok kötü, bu sinemaya bu güne kadar hiç böyle bir film gelmedi aşırı porno” demesi hala kulaklarımda.
Bunun üzerine babam filmin bir kısmının makaslanmasını istedi ve filmi 20 dakika kadar makaslayarak ilk gösterimi yaptık, ikinci vizyon günüyle birlikte film kapalı gişe oynadı. Hatta filmin çıkardığımız son akşam makinist arkadaş kopyayı eski haline getirmek için makasladığı sahneleri ekleyerek filmi son kez gösterdi, bunu duyan halk salona sığmadı son seansta; üç tam dipkoçanlı bilet bitirdik, tam kayıt olmamakla birlikte belki de orada tüm zamanların gişe rekorunu kırmıştı film.
Ve ben de o filme bilet alarak para veren adamın parasıyla okul defterimi almıştım hiç unutmam.
FİLMİN KÜNYESİ VE KONUSU :
İktidarsız eşi Selim (Turgut Özatay) ile mutsuz bir evlilik yaşayan Zerrin (Emel Canser) in şehir hayatından bunalarak bir köyünde bulunan çiftliklerine gitmeleriyle yaşanan entrika ve erotizm dolu olaylar zinciri… Film için fazla detay vermeye gerek yok ama şöyle birkaç ayrıntıyı esgeçmeyelim; Film tamamen o yıllarda fırtına gibi esen ünlü italyan yönetmen Joe D’ amato tarzının yeşilçam kopyası olarak gözümüze çarpıyor.
Emel Canser ve Gonca Gül cömertçe vücutlarını sergiliyorlar, filmde soft pornonun çok çeşitli kategorilerine yer verilmiş, eşcinsel sahne bile mevcut. Ergun Akerman öyle masum bakıyor ki durumdan hiç hoşnut olmadığı ve mecburen kamera karşısına geçtiği bir nevi furyanın açılımını tokat gibi bizim de yüzümüzde patlatıyor aslında.
Filmde kullanılan çiftlik yaşadığım memleketim olan Bursa Uludağ yolu üzerinde şu sıralar bir kafeterya olarak hizmet veren bir mekan.
Bir de açıkca söylemem gerekirse film içerisinde kullanılan diyaloglar da oldukça yapaydı şöyleki; bu filmde kullanılan bazı diyaloglar kopyala yapıştır yöntemiyle furyanın bir iki filminde daha kullanılmış yani aynı zamandan kazanılmış.
Filmde kullanılan iki müzikten yani filmin soundtrackinden bahsedecek olursak. Bunlardan birisi Belkıs Akkale nin seslendirdiği “Aydıl” isimli türkü, bir diğeri de filme biraz sanat havası katmaya çalıştıkları Turgut Özatay’ın çiftlikteki otları yaktırdığı uzun planların çekildiği sahnede kullanılan “Ben Gamlı Hazan” isimli sanat müziği eseri.
Filmin Afişi:
Film Kaderin Pençesinde isimli afişle gösterime sunuldu ancak filmde jenerikte Yılan olarak geçiyordu. Ama ben Yılan olarak afişe hiç rastlamadım. Ancak bu afiş logoyla da olsa Sinematürk sitesinde paylaşılmış onu da yazıya ekledik.
Tabiki sinema salonunda pornografiyi savunmamız sözkonusu olamaz ama sinema türleri içinde barındıran bir sanatsa gerilim, korku, dram gibi erotizm de bu türlerin vazgeçilmez bir parçasıdır bana göre ve kabul etmememiz mümkün değildir.
Unutmayalım ki o gün o filmler yapılmasaydı, bugün bu filmler asla yapılamazdı.
Sinematik Yeşilçam için Yazan: Levent Demirci
One thought on “Yılan / Kaderin Pençesinde (1980)”