Dört Yanım Cehennem (1982): Gerçeküstünün galip gelebildiği dünya

Dört Yanım Cehennem Cüneyt Arkın
Dört Yanım Cehennem
Cüneyt Arkın ile Çetin İnanç iş birliği. Tipografisi bile “Bu film farklı” diyor.

Yönetmen Çetin İnanç ile büyük sanatçı Cüneyt Arkın‘ın iş birliğinin bir örneği, Dört Yanım Cehennem filmi.

Genelde, filmle ilgili sürpriz bozan içermeyen tanıtım yazıları yazmaya çalışırım ama bu seferki farklı. Tüm senaryoyu yazsam bile izlemek isteyeceğiniz tarzda bir örnek; her filminde en az bir sahne, diyalog veya kamera açısıyla aklınızda kalacak bir şey üreten Çetin İnanç farkı.

Filmin başlangıcında, felsefeye giriş soruları soran konsomatris ve kendisine saygıda kusur etmeyen gazino patronlarıyla diyaloglarından, baş karakter Murat‘ın (Cüneyt Arkın) bilek gücüyle geçmişte hayatını kazandığını, işlediği cinayet sonucu, kavga etmeye tövbe ettiğini öğreniyoruz.

Hayaller Kırsal, Gerçekler Acı

Eli oldukça açık olan Murat, geçmişte verdiği borçları tahsil ederek, ailesiyle İstanbul‘dan yüksek ihtimal İzmir civarında bir sahil kasabasına göç ederek, “Müstakil bir evim, bahçem, hayvanlarım olsun, yeter” hayalini gerçekleştirmenin temellerini atıyor.

Dört Yanım Cehennem, 1982 yılında çekilmiş. Kumarhaneler, “Turizmi Teşvik Yasası” kapsamında 1985 yılında yasallaşsa da film, sayfiye yerlerinde o dönem mantar gibi çoğalan otellerdeki yasa dışı kumar ortamının, yerel sakinlerin ahlakını bozduğunu ileri sürüyor.

Kazım Kartal‘ın canlandırdığı çocukluk arkadaşı, kumar borcu yüzünden kızının gözü önünde dövüldüğünde, Murat ettiği yemin dolayısıyla kavga edip, arkadaşını kurtaramaz. Hiçbir şey yapmasa bile nedense gazino patronu ve adamları, Murat’a uyuz olmuştur.

Atlarla Koyun Sürüsünü Katletmek

Çocukluk arkadaşı öldürülür, patronun adamları bindikleri atlarla, Murat’ın bahçesi ve evini tarumar, koyunlarını telef eder. Murat, sadece çocuğunu koruyabilir. Oğlu Barış, Murat’ın pasif tavrı üzerine, kahraman olarak gördüğü babasına gönül koyar.

Çocuğuna koyduğu isimle bile evrene pozitif enerji gönderen Murat, gazino patronuyla insan gibi konuşup kaybettiklerinin tazminini ister. Fakat kötü adamlar, Murat’ı iyice bir silkelerler.

Yönetmen Çetin İnanç ile büyük sanatçı Cüneyt Arkın'ın iş birliğinin bir örneği, Dört Yanım Cehennem filmi. İntikam için mumya olup, deprem yaratmak, fırtına çıkarmak yeter mi?
Böyle bir şişmiş göz makyajı gördünüz mü? Göremezsiniz.

Bir başka çocukluk arkadaşı da kasabaya emniyet müdürü olmuştur. Neredeyse kötürüm olmuş Murat’a, işin aslını sorar. Murat, arkadaşının tabiriyle bir hıyar olarak hıyarlık eder ve soruları yanıtsız bırakır.

Hıyar mevzusu, Barış Manço‘nun Cacık olarak da bilinen Sözüm Meclisten Dışarı şarkısının film boyunca sıkça çalınmasıyla vurgulanıyor. (Ayrıca bkz. Yeşilçam’da Anadolu Rock refleksi yazısı)

Sağduyulu Kitleler Nasıl Eyleme Yöneltilir 101

Yönetmen Çetin İnanç ile büyük sanatçı Cüneyt Arkın'ın iş birliğinin bir örneği, Dört Yanım Cehennem filmi. İntikam için mumya olup, deprem yaratmak, fırtına çıkarmak yeter mi?
Azınlıkların, her an azınlık sınıfına sokulabileceklerin korkusunu resmedebilir misin, Çetinim?

Patronun adamlarının, kumar borcu olan arkadaşının ölümüyle ilgili katil olduğu yönünde kışkırttığı bölge sakinleri, en sonunda gaza gelir ve taşlarla sopalarla Murat’ın evine dayanırlar. Murat çıkmayacaktır ama Barış, babasının “korkaklığı” karşısında odasına kapanır. Murat da bunun üzerine dışarı çıkar, kalabalığı aklıselime davet eder.

Yönetmen Çetin İnanç ile büyük sanatçı Cüneyt Arkın'ın iş birliğinin bir örneği, Dört Yanım Cehennem filmi. İntikam için mumya olup, deprem yaratmak, fırtına çıkarmak yeter mi?
Murat’ın, kalabalığı sağduyuya davet etmesi, sağduyulu kitlenin Murat’a nazik yanıtı.

Murat’ın daveti, istediği gibi sonuçlanmaz, provokatörlerin başlangıç fitilini ateşlemesiyle taşlar üzerine yağmaya başlar. (Maket de olsa izlerken canım acıdı. Acıtmıyor mu o göze gelen taş?)

Murat, en sonunda bağrını açar ve göğsündeki derin kesik yaralarını gösterir ve haykırır: “Sizi öne sürenler, arkanızda. Arkanızdakiler, bana bunu yaptı. Hala onlara inanıyor musunuz?”

Ara not; Çetin İnanç, bu sahneyi şöyle anlatmıştı:
Cüneyt’in göğsünde kesik izleri yapmak lazım, ne yapalım? Amerikalı makyöz yok elimizde. Alırsın uhuyu, bir güzel sürersin, üstüne de boya atarsın. Şimdi adam suratına, göğsüne uhu sürdürür mü? Bir işe aşk derecesinde bağlı olmak farklı bir şey. Cüneyt, o zaman da 5 milyon dolarlık adamdı ama bu tip sahnelerde gıkını çıkarmaz, ne istersek kabul ederdi.” (bkz. Çetin İnanç’la Jet Sohbetler)

Bunun üzerine kalabalık dağılır, Murat evine çekilir, dinlenir, güç depolar ve mekana gider. Bu sefer elinde boyu kadar sopa vardır, yeminini bozmuştur.

Murat, mekanın fedailerini sopalar, ardından tüm maddi kaybını kumarhane kasiyerinden alır.

Filmin Mottosu

Peki Murat durur mu? Hayır. Kısa süre sonra, bir kez daha gazinoya gider. Bu kez yanında, evde hazırladığı dövizler vardır.

Kendi hakkı için dövüşmeyen, düşmanının hakkı için dövüşür” yazılı dövizleri, ortamın korumalarının arka nahiyesi de dahil olmak üzere, mekanın her yerine asar.

Mekandakilere, yazıyı ezberleyene kadar okumalarını tembihleyip ortamdan ayrılır.

Kendi hakkı için dövüşmeyen, düşmanının hakkı için dövüşür. Yönetmen Çetin İnanç ile büyük sanatçı Cüneyt Arkın'ın iş birliğinin bir örneği, Dört Yanım Cehennem filmi. İntikam için mumya olup, deprem yaratmak, fırtına çıkarmak yeter mi?
Mekana eğlenmeye gelenler feyzalırken…

Murat, bir konsomatrisin bilgi vermesiyle, gazino sahiplerinin çuval altına poşetle eroin zulaladığı depoyu, emniyet müdürüne haber verir.

Eroinler ele geçer, gazino kapatılır. Peki, mutlu son gelir mi?

Yeşilçam filmleri mutlu sonla biter” klişesi

Dört Yanım Cehennem senaryosunu birlikte yazan Çetin İnanç-Cüneyt Arkın ikilisi, seyirciyi ters köşeye yatıracağını, gazino sahibini canlandıran Hikmet Taşdemir‘e söyletir: “Onlar kapatırsa biz de açtırırız.

Kahveden izleyenlerin “Hep arkamızda oldukları için doğrulamıyoruz” yorumuna yer verilen sonraki sahnede, alkışlarla ilçeye gelen bir politikacı figürü görürüz. Filmin başında da Murat’a birlikte çalışmayı teklif etmiş ama reddedilmiştir.

Kısa sürede, mekan açılır. Eski düzen sürer. Murat, oteline çağırıp kendisi için çalışmayı teklif ettiği politikacıyı bu sefer havuza atar.

Yüzme bilmeyen politikacıyı kurtarmak için havuza atlayan Baykal Kent‘in canlandırdığı fedai de bu fırsatı kaçırmaz: “Merak etmeyin. Siz halkın arkasındasınız, ben de sizin.”

Yönetmen Çetin İnanç ile büyük sanatçı Cüneyt Arkın'ın iş birliğinin bir örneği, Dört Yanım Cehennem filmi. İntikam için mumya olup, deprem yaratmak, fırtına çıkarmak yeter mi?  Nejat Gürçen bıyıksız.
Bıyıksız görmeye alışık olmadığımız Nejat Gürçen, ne de güzel dönemin politikacı ruhunu üfleyerek yaratmış karakterini.

Mecburen Gerçeküstü

Filmin bu noktasında, bir kopukluk var. İzlediğim versiyonda, bu bölüm dijitale aktarılmamış. Yaklaşık 8 dakika sürdüğüne ilişkin bir bilgi var ama doğrulayamadım. Anladığım kadarıyla, film bu noktaya gelene kadar Murat’ın evine paketle bomba gönderip, patlama anında başka bombalar atan karateci, bu kayıp bölümde, Cüneyt Arkın’ın yanında hareket etmiş, Cüneyt Arkın da vücudu tamamen sargı beziyle sarılacak kadar kötü dövülmüş.

Murat, her ne kadar haklı olsa eroin bile yakalatsa eski düzenin devam etmesi, kötülerin güçlerinden kaybetmemesi sonucunda film, Murat’ın kazanmasının ancak gerçeküstü güçlerle donatılınca mümkün olabileceğini savunuyor.

Mumya geliyor

Murat, bandajlarından kanlar süzülmesine rağmen hastane yatağından kalkıp bir mumya olarak gazinoya gider. Yaklaştıkça rüzgar fırtınaya döner, yer sallanmaya başlar, şimşekler çakar.

Emniyet müdürü de oradadır. Politikacı ve adamları, mumya korkusuna, “Tüm suçlarınızı itiraf edip, ifadenizi imzalayacaksınız” teklifini kabul eder.

Ve de mutlu son?

Dört Yanım Cehennem filmi, mutlu son vadetmiyor, öyle de bitmiyor. Murat’ın mücadele ettiği politikacı ve adamları, kısa sürede hapisten çıkıyor. Murat ve ailesi, evlerinin önünde otururken silahlı saldırıya uğruyor, oğlu Barış, vücuduna isabet eden kurşunlarla hemen oracıkta ölüyor.

Bunun karşılığı belli.

Bunlara yol açanların hepsinin vadesi, Murat tarafından kesiliyor.

Hesaplaşmaya tanık olan emniyet müdürüne kelepçelemesi için Murat ellerini uzatsa da “Ben burada şu an yokum. Politikacı Haşmet, Muş’a tayinimi çıkarttırmış. Şu an oradayım” sözleri, Murat’ın arkadaşını hıyar sıfatıyla kutsamasına yol açıyor ve film sonlanıyor.

Bu arada, Bahar Öztan‘ın canlandırdığı Murat’ın eşi, o kadar pasif ki yazıda adı geçmedi. Tam bir erkek dünyası filmi.

Barış Manço şarkısı eşliğinde, Cüneyt Arkın’ın yalnız yürüdüğü son plana ise hayran kaldım. “Tüm hayatı ters yüz olmuştu” mesajını vererek bitirdi yönetmen filmi. Yaşadıklarına karşı yemini dolayısıyla hiçbir şey yapamamanın hissettirdiği ruhsal parçalanmayı da duvardaki çatlak aynaya baktığında, biz de hissetmiştik.

Dört Yanım Cehennem, Cüneyt Arkın ve Çetin İnanç’ın, film çekmeyi sevdikleri için maddi koşullar ne olursa olsun film çektiklerini kanıtlar nitelikte.

FİLMİN KÜNYESİ

Yönetmen Çetin İnanç ile büyük sanatçı Cüneyt Arkın'ın iş birliğinin bir örneği, Dört Yanım Cehennem

Yönetmen: Çetin İnanç
Oyuncular: Cüneyt Arkın, Bahar Öztan, Eşref Kolçak, Hikmet Taşdemir, Nejat Gürçen, Kazım Kartal, İnci Eray, Halit İvgin, Hüseyin Güler
Yapımcı: Mehmet Karahafız
Senarist: Çetin İnanç, Cüneyt Arkın
Görüntü yönetmeni: Sedat Ülker
Kurgu: Necdet Tok
Stüdyo: Anıt Film
Yapım yılı: 1982
Vizyon tarihi: 1 Mayıs 1983

Filmin tamamını izlemeniz dileğiyle, iyi seyirler

One thought on “Dört Yanım Cehennem (1982): Gerçeküstünün galip gelebildiği dünya

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir