Ölmeyen Aşk (1966), Dergi İlanı ve Metin Erksan

Ölmeyen Aşk (1966) afiş

Yönetmen : Metin Erksan 
Tür : Melodram 
Yapım Yılı : 1966 
Görüntü Yönetmeni : Kriton İlyadis 
Senaryo: Metin Erksan, Ertem Eğilmez, Sadık Şendil  (Emily Bronte’nin ‘’Uğultulu Tepeler’’ isimli romanından)

Oyuncular: Kartal Tibet, Tanju Gürsu, Nilüfer Koçyiğit, Önder Somer, Danyal Topatan, Güzin Özipek, Nevin Nuray, Pervin Par Yapım Evi: Arzu Film (Ertem Eğilmez, Nahit Ataman) Metin Erksan yapımcıyla anlaşmazlığa düşünce bazı sahnelerini Feyzi Tuna çekti. 

Hepinize iyi bayramlar değerli okuyucularımız. ”Daha yazılacak çok film var” mottosuyla harekete geçmiştik bu ay. Ben de çok sevdiğim Metin Erksan‘ın kült nitelikli Ölmeyen Aşk filmiyle içeriğe katkı vereyim dedim.

1966 yapımı Ölmeyen Aşk Metin Erksan’ın çektiği 19. uzun metraj film. Emily Bronte‘nin meşhur eseri Uğultulu Tepeler‘in farklı bir yorumu, sarsıcı, irkiltici bir film. Çılgın aşkın inada, tutkunun öfkeye, intikam hırsının yok etmeye dönüştüğü 85 dakikalık bir başyapıt. Erksan dendiğinde akla ilk gelen filmlerden biri değil belki ama o sevmese de yönetmenin filmografisinde ayrıcalıklı bir yerde duran klişelerden uzak yıkıcı bir film. Üstad’ın derin tutkularla örülü sinema dünyasına dalan bendenizin favori filmlerinden. Yazıyı hazırlarken daha evvel dört defa izlemiş olmama rağmen yine etkilendim bu masalsı filmden. Erksan’ın kendini bulduğu sinema anlayışına, yarattığı dile ve yönetimine her seferinde şapka çıkarıyorum. Filmi henüz izlemeyen okuyucularımız varsa, bilsinler ki çok şey kaybediyorlar. Umarım yakın gelecekte temiz ve restore edilmiş bir kopya digital ortamda yayınlanır da geniş kitlelere ulaşır bu şaheser.

Konu:

Çiftlik sahibi zengin biri tarafından evlat edinilmiş Yanaşma Hamza’nın oğlu Ali (Kartal Tibet), çiftlik sahibinin kızı Yıldız (Nilüfer Koçyğit) ile sevişmektedir. Bir gün baba vefat eder ve kızın ağabeyi Ethem (Tanju Gürsu), Ali’yi çiftlikten kovar. Ali kulübeye sığınmak zorunda kalır ve Yıldız’a kulübede beraber yaşamayı teklif eder. Fakat Yıldız’ın bu teklifi reddetmesiyle ızdırap duyar. Büyük bir inatlaşma başlar çiftin arasında. Ethem’in kardeşi Yıldız için başka planları vardır, kumarbaz arkadaşı Lütfi (Önder Somer) ile evlendirmek ister genç kızı. İnatlaşma, beklenti ve kayıtsızlık ortamında evlenir Lütfi ve Yıldız. Aşkını kalbine gömen Ali terk eder çiftliği, Yıldız ise yataklara düşer çünkü hala meftundur Ali’ye.

Aradan yedi yıl geçer ve Ali milyoner olup döner çiftliğe. Ezilmişliğinin kompleksiyle sevgisi artık büyük bir nefrete dönüşmüştür. Herkese, her şeye karşı müthiş öfkelidir. İntikam için Lütfi’nin kardeşi Mine (Pervin Par)‘yi kullanmakta beis görmez. Evlendiği Mine’nin ölümüne sebebiyet verir. Ethem’in kumarda kaybederek ipotek ettirmek zorunda kaldığı çiftliği Lütfi’nin elinden açık arttırmayla alır büyük bir zevkle.

Gözü dönen Ali, yatağında son nefesini vermek üzere olan Yıldız’ın baş ucundadır. Yıldız’ın son isteği bir kez olsun sevildiğini duyabilmektir. Fakat Ali, inatla nefret ettiğini yineler. Yıldız’ı aşık oldukları günlerde dolaştıkları tepeye sürükler. Genç kadın ölerek ihanet etmiştir Ali’ye. Nefretinin kaynağının ortadan kalkması müthiş bir elem verir ”yok edici”ye dönüşmüş genç adama. Film yıkıcı sahnelerle nihayete erer.

Ölmeyen Aşk (1966)

Erksan, kara sevda temasını ele aldığı Sevmek Zamanı’ndan hemen sonra çektiği bu filmde, dozu iyice arttırıyor. Sevmek Zamanı’nın Boyacı Halil’i, Ali’nin yanında epey masum kalıyor. Halil içe kapanık ve kendini bir resmin düşüne kaptıran romantik bir karakterken, Ali yüreğindeki yangının külleri bir türlü sönmeyen ve nefretin insan bedeninde cismanileştiği acımasız bir karaktere dönüşüyor. Bu karaktere can veren Kartal Tibet’e hakkını vermek lazım. Yeşilçam’a henüz adım atmış tiyatro kökenli aktör adeta devleşiyor bu filmde. Nefretini sergileyen etkileyici tavır ve jestlerini harika kullandığı bedeniyle tamamlıyor. Peki Nilüfer Koçyiğit’e ne demeli. Kim inanır 13 yaşında olduğuna ! Lolita görünümlü fakat olgun, tertemiz ve saf. Hatta meleksi beyazlar içersinde. Çiftin arasındaki uyum mükemmel adeta.

Filmin konusu ve kısa değerlendirmem bu şekilde. Filmin senaristlerinden Ertem Eğilmez’in oğlu Ferdi Eğilmez bakalım neler demiş çekim süreci ve ”ölmeyen” Metin Erksan – Ertem Eğilmez dostluğu hakkında. Aktaralım :

Ferdi Eğilmez Ölmeyen Aşk’ın Perde Arkasını Anlatıyor

Emily Bronte kısa hayatı boyunca yazdığı tek roman olan “Uğultulu Tepeler” de (1847) Caty ve Heatcliff arasında yaşanan tutku dolu, ateşli, delice bir aşkı anlatır. Çok iyi arkadaş olan, birbirlerine hayranlıklarını her fırsatta dile getiren Metin Erksan ve Ertem Eğilmez senaryo grubuna dostları Sadık Şendil’i de alarak bu eseri “Ölümsüz Aşk” adı altında film olarak çekmeye karar verirler. Yapımcılığı Arzu Film-Ertem Eğilmez üstlenecek Metin Erksan ise yönetmen olacaktır. Görüntü yönetmenliğini ise her ikisininde yakın dostu olan dönemin en iyi görüntü yönetmenlerinden biri kabul edilen Kriton İlyadis üstlenecektir. Çekimler 44.güne uzadığında, filmin oyuncularının başka filmlere verilmiş sözü bulunduğundan “Ölümsüz Aşk” filmine dört ay boyunca ara verilir. Final sahnesi çekilmemiştir. Bu dört aylık ara sırasında filmin finali için hararetli tartışmalar yaşanır. Kartal Tibet’in canlandırdığı “Ali” karakteri filmin finalinde ölen Nilüfer Koçyiğit’in canlandırdığı “Yıldız” karakterini, ölmek sureti ile kendisini ihanete uğrattığı sebebi ile hırpalar. Daha doğrusu biraz dövmek durumunda kalır.

Daha doğrusu Metin Erksan usta bu şekilde bir final istemektedir. Ertem Eğilmez ve Sadık Şendil buna Türk seyircilerin iyi gözle bakmayacağı düşüncesi ile itiraz ederler. Bir türlü üstünde karar veremedikleri bu sebep nedeni ile dört ay sonra çekime devam edileceği gün Metin Erksan usta sete gelmez. Bir gün beklerler gelmez. İkinci gün gelmez.Ararlar ulaşamazlar. Tek çare vardır “Kayıp Yönetmen” ilanı vermek. Sol karede gördüğünüz Cumhuriyet gazetesine verilen bir ilan ile Metin Erksan ustaya bir iş davetiyesi gönderilir. Tartışma artık sona gelmiştir.

Film’in finali Metin Erksan ustanın dilediği gibi çekilecektir. Metin bey geri döner. Oyuncular hazırdır. Final sahnesinin çekimleri başlar. Rolü gereği Kartal Tibet kucağında son nefesini vermiş olan Nilüfer Koçyiğit‘i hırpalamak durumundadır. Kamera diye seslenir Metin Erksan. Ama bu seferde “Ben ölü bir kadını döven adamın filmini çekemem” diyen sol karede gördüğünüz filmin görüntü yönetmeni Kriton İlyadis‘i bulur karşısında. Görüntü yönetmeni değiştirilir.

Final sahnesini başka bir görüntü yönetmeni üstlenir. Film tamamlanır. Her şey halledildi sanılırken bu seferde montaj masasında Ertem Eğilmez tarafından bu sahne kesilerek vizyona girer. Çok ciddi bir ayrılıktır bu. Bir çok kimseye göre yıllardır süren Metin Erksan ve Ertem Eğilmez dostluğunun sonu olarak görülür bu durum.

Ölmeyen Aşk 1967 yapımı bir filmdir. Ustaların “Ölmeyen Aşk”larına şahitliğim ise 1989. Ertem Eğilmez’in sağlığı bozulduğu ilk günden son gününe kadar, kendisinden sevgisini ilgisini şefkatini esirgemeyen isimdir Metin Erksan. Metin Erksan ismi geçtiğinde ”Türk sinemasının en büyük yönetmenidir Metin. Tartışmam, tartıştırtmam” diyen isimdir Ertem Eğilmez. Metin Erksan ismi geçtiğinde bile gözleri dolan bir Ertem Eğilmez hatırlıyorum ben. Ertem Eğilmez vefat ettiğinde, Beyoğlu’nda karşılaştığımız bir gün “Benim için sinema, kendi film bir adam, Ertem Eğilmez ile bitti” diyen bir Metin Erksan hatırlıyorum ben. Yıllarca sürdü dostlukları. Hiç hırpalamadılar birbirlerini…

Ölmeyen Aşk (1966)

Sinematik Yeşilçam için hazırlayan Sabahattin Bilgiç – Mayıs 2020

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir