Haydar Paşa’nın Gelini Sarışın Tehlike
1970‘li seneler nihayete ererken, memleketin gündemini en çok meşgul eden mevzulardan biri de Kristin Haydar, namı diğer “Haydar Paşa’nın Gelini” diye kendisinden söz ettirecek olan ,güzel ve alımlı ecnebi hanım olur. ..
Adından da anlaşılacağı üzere, bu “milli” gelinimiz, daha evvelinden dünyaca ünlü “erkek” mecmuası Penthause‘ye vermiş olduğu, kocası tarafından çekilmiş olan, bir hayli “dekolte” pozlarla, hadiselere de sebep olmuştur … Öte yandan “milli” gelinimizin, Haydar Paşa Garı ile alâkalı, herhangi bir miras talebinde bulunduğu ise mevzubais olmamıştır…
Kristin Haydar, memleket gündemini bu kadar meşgul eder de, yolu Yeşilçam’ dan geçmez mi ? Çok geçmeden, sinemamızın en renkli yönetmenlerinden Aram Gülyüz, yine kendi senaryosundan çektiği “Sarışın Tehlike” de Kristin Haydar‘ı, Cüneyt Arkın‘ın karşısında oynatma cesaretini gösterecektir…
Gel gör ki, filmin çekimlerinin yapıldığı günlerde (1980) 12 Eylül Darbesi zuhur edecektir; “Haydar Paşa’nın gelini” nin Yeşilçam‘daki ilk filmi ,”paşa” ların darbesine denk gelmiştir …
Memleket bir kez daha darbeciler tarafından kurtarılacaktır (!), kurtarılmasına da, fakat film ekibi, çekimlerin yapıldığı ada da sıkıntılı ve tedirgin günler geçirecektir…
Nihayetinde darbe ‘ tehlikesini’ atlatan Sarışın Tehlike tamamlanacak ve gösterime girecektir… Daha sonra Kadir İnanır ile Bedel adında yine bir sinema filmi ve Yalçın Gülhan‘la zamanın modasına uygun olarak bir foto-roman da rol alacak olan Kristin Haydar‘ın yolu, Yeşilçam’dan sonra Unkapanı’na da uğrayacak ve ülkemizde şarkıcı olarak, bir de müzik albümü (Lp) yapacaktır …
Fakat bunların hiç biri Penthause dergisine verdiği pozlar kadar ilgi ve takdir görmeyecektir; Zira Şarışın Tehlike, Kristin Haydar‘ın hayranlarını yeterince tatmin etmemiş olmalı ki , sinemadan çıkanlar Penthause dergisinde yer alan “ünlü” fotoğraflarının peşine koşacaktır …
Bir süre daha memleket gündemini meşgul edecek olan Kristin Haydar, bir süre sonra bütün güzel şeyler gibi “Bir göründün bir kayboldun, serap misali” gibi kayıplara karışacak ve ilk gençliğimizin hatıralarının arasına karışacaktır …
Doğan Gülener’in Yeşilçam Defterim’den Sarışın Tehlike