Gizlenen’den Arzu Suriçi ile Röportaj ve Yeni Görseller 

Sinematik Yeşilçam yazarlarından Levent Demirci ve senarist yönetmen Battal Karslıoğlu ortak yapımı olan Gizlenen adlı filmin çekimleri Bursa’da tüm hızıyla devam ediyor. Bir süredir zorlu hava şartlarında çalışan ekipten neyse ki haber alabiliyoruz.

Çekimler devam ederken filmin yönetmenlerinden olan Levent Demirci başrol oyuncusu Arzu Suriçi ile güzel bir röportaj gerçekleştirdi. Biz de bu sayede Ayşe Suriçi oynadığı karakter ve filmin içeriği ile ilgili bilgilere ulaşabiliyoruz.

Sizler de eğer filme destek vermek isterseniz ve de daha fazla tanınmasına yardımcı olmak isterseniz buradaki yazıyı bizi referans vererek, haber amaçlı olarak kullanabilirsiniz…

Arzu Suriçi – Bursa’da doğup büyüdüm. Daha sonra tiyatro sevdam beni Ankara’ya taşıdı. Orada Klasik Arkeoloji okurken bir yandan da tiyatro ile ilgilenmeye başladım. Araştırmalar çeşitli kurslar, okul, derken bir baktım ki artık tiyatro dayım, oyuncuyum tamda sevdamın ortasındayım. 1999’da İstanbul’a  taşındım. İlk olarak çocukluğumun komedyeni olan Abdullah Şahin ile çalışmaya başladım. Arkasından televizyon geldi. Daha çok reklam filmlerim oldu. Sanırım bu zamana kadar 100’e yakın reklam filminde oynadım . Bu konuyla ilgili şöyle bir şey yaşıyorum sürekli. Yeni tanıştığım insanlar “Ben sizi bir yerlerden tanıyorum “ der. Ben de onlara “Reklamlardan’dır. “ diye cevap veririm. Tiyatro her zaman hayatımda oldu. Farklı bir sürü grupla anılarla dolu bir sürü oyun. Bunlar arasında en unutamadıklarım Arnold Wesker in “Dört Mevsimi “, İvan Gonçarov’un “Oblomov’u “, John Steinbeck’in “Fareler ve İnsanları “ Alman Grips Tiyatrosu oyunu olan Gök, , Toprak, Hava, Deniz den uyarlanan “İnsan Çağı “ oldu. Oyunculuk dışında eğitmenlik, masal anlatıcılığı ve tiyatroda yönetmelik yapıyorum. Sinema ikinci sevdam. Başka bir duygu sinemada oynamak. İlk deneyimim ise Cem Yılmaz la “Hokkabaz “da çalışmak olmuştu. Şu anda festivalleri dolaşan bir kısa filmim de var “Refüj”. Sokakta yaşayan Suriyeli göçmen bir kadını canlandırdığım. Hindistan’daki bir festivalden de en iyi kadın oyuncu ödülü aldığım. Kısacası hem oyuncu, hem eğitmen hem anlatıcı hem de yönetmenim bu sevdada…

Battal‘la 2017 yılında hem onun yazdığı ve yönettiği “Zerk” filminde çalışmıştım. Muhteşem bir hikayeydi. Yaşanmış bir olaydan  yola çıkarak kurguladığı senaryoda  Fatma karakterine can vermiştim. İnanılmaz bir deneyimdi benim için . Sağolsun bu film içinde beni düşünmüş. Hiç tereddüt etmeden kabul ettim.

Battal’ın kalemini çok beğeniyorum ben. Filmde olmayı hiç düşünmeden kabul etmemin sebebidir bu. Türkiye’de  çok yapılmayan bir tür psikolojik gerilim Battal  bence bunu  çok iyi yapıyor. Hikaye güzel, çektiğimiz mekanlar çok sinematografik, heyecanlı ve gerilimli daha ne olsun.

Filmdeki karekterime gelecek olursak;

Sinir bozucu :))) Egosu yüksek, bencil, geçmişten taşıdığı sorunlarla karşısına duvarlar ören, ama bir o kadar da  inatçı, çalışkan ve pes etmeyen bir karakter Demet. Bu yönünü sevdim Demet’in. Hikayenin içinde zaman geçtikçe Demet karakterindeki değişimi de görmeye başlıyoruz. Biraz daha kırılganlaşıyor. Genel olarak güçlü ve çok renkli bir karakter Demet. Gerisini seyirciye bırakalım.

Dediğim gibi Battal Karslıoğlu’nu tanıyorum hem kalemini  hem yönetmenliğini biliyorum ve seviyorum. Bir kere çok pratiktir hemencecik  her şeye bir çözüm bulur. Yarattığı karakterleri hiç bıkmadan usanmadan anlatır oyuncusuna. Sanatını kendi yapar filmlerinde; dekorundan aksesuarına kadar. Levent Demirci ile bu filmde tanıştım tam bir sinema sevdalısı benim tiyatro sevdam gibi ayrıca müthiş bir arşive ve bilgiye  sahip. Türk Sineması konusunda, tam bir arabesk sevdalısı. Filmlerde plan sekans seviyor :)))  Kocaman bir yüreğe sahip. Bir kere bağırdığını ve sinirlendiğini görmedim. İki muhteşem insan.

Çekimlerde yaşadığınız ilginç anlar ve zorluklar?

O kadar çok ki Bursa’da bir dağ evinde başladı maceramız. Her gün başka bir havayla karşılıyordu günler bizi. Biz de her gün çılgınlar gibi devamlılık tutmaya çalışıyorduk. Işıklarla oynuyorduk, bir gün önce çektiğimiz havayı yakalayabilmek için.  d Battal da ben bunu kurguda çözerim diyordu ya da Levent abi bak bu plan sekans olursa çözer işimizi diyordu :))) Sonra işimize koyuluyorduk. Bol bol karla oynadık kar yağışının ya da yağmayışının  her halini biliyorduk. Dış mekan çekimlerinden sonra koştur koştur dağ evine girip sobanın başına geçip ısınma çabalarımız, sobanın kapağında kuruttuğumuz çoraplarımız, gece iki arada bir derede söylenen şarkılar, Levent Demirci’den dinlediğimiz arabesk müzik, her daim yemeklerinizi yapan bize anne şefkati ile bakan  Gülay’ımız, setimizin maskotu oyuncu adayı Cahit’imiz namı diğer JeyJey’imiz, her çekimde heyecanlanan Yağmur’umuz, yanakları kızaran soğuktan olduğunu söyleyen Can’ımız. Küçük ama kocaman bir aileydik biz güzel bir maceraya başladık beraber. Kar ve dağ evi de bize eşlik etti…

Gizlenen filminden ilk görseller geldi. Çekimler tüm hızıyla devam ediyor…

Filmin Medya sponsoru Sinematik Yeşilçam’dan: Gizlenen filminden Arzu Suriçi ile Röportaj ve yeni Görseller – Sinematik Yeşilçam Haber Merkezi – Şubat 2022