‘Yeşilçam‘ın fotoğrafçısı’ olarak ünlenen Bella Fotoğrafçılık’ın kurucusu Ali Mermer, 92 yaşında hayatını kaybetmiş. Ali Mermer, cumartesi günü öğle namazına müteakip Edirnekapı Şehitlik Sakız Ağacı Camii’nde kılınan namazın ardından Edirnekapı Şehitlik Sakız Ağacı Mezarlığı’na defnedildi.
Bu çok değerli isim üzerine 2019 yılında Suzan Dilek Yılmaz’ın bir yazısı vardı (Buraya TIKLAYINIZ). Geçtiğimiz günlerde Sinema araştırmacısı ve yazarı Alican Sekmeç bizimle vefat haberini paylaştı. Biz de bu haberi paylaştığı mesajı sizlere ulaştırmak istedik.
“Benim Türk sineması koleksiyonum uzun yıllar önce Stüdyo Bella’nın ürettiği birbirinden muhteşem kartpostallarla başladı. Bugün elimde yüzlerce kartpostalı var Bella’nın. Beyoğlu’nda ünlü Ankara Han’ın üçüncü katındaydı stüdyo.
Burada kartpostal yanında afiş çekimleri de yapılırdı. İşte o fotoğrafları çeken Ali Mermer ustayı 92 yaşında kaybettik. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum… Ruhun şad olsun Ali usta, eserlerinle yaşa…” (Alican Sekmeç)
Ali Mermer ile uzun yıllar çalışan Ekrem Hür ise şöyle bir demeç vermiş: “Çok değerli bir insandı. Şöhret olmak isteyenler onun stüdyosuna gelirdi. Yeşilçam’a olumlu yöndeki katkıları yadsınamaz. Sanatçılarla da iyi bir ilişkisi vardı. Gelecek kuşaklara çok değerli bir miras bıraktı. Mekanı cennet olsun” .
Ali Mermer, vefat etmeden önce verdiği son röportajda, birçok ünlü sanatçının dert babası olduğunu, acılarını, üzüntülerini, sevinçlerini, sıkıntılarını paylaştığını, ağabey-kardeş, baba-kız, baba-oğul ilişkileri içinde, sevgi-saygı çerçevesinde her konuda destek olduğunu söylemişti.
“Türkan Şoray’ın gençliğini ise hiç unutamıyorum. Çok güzel bir kızdı. Stüdyoma giren her sanatçıyı çok sevdim, hiçbirini unutamıyorum. Stüdyoda, film setlerinde birlikte çalıştık, yedik-içtik, eğlendik, üzüldük, neşelendik” ifadelerini kullanmıştı.
ALİ MERMER KİMDİR?
Ali Mermer, Kosova’nın Prizren kentinde doğmuştur. Küçük yaşlarında fotoğraf sanatı merakından şimdi Hırvatistan başkenti olan Zagreb kentinde fotoğrafçılığı 4 yılda ilerlettikten sonra 1954 yılında serbest göçmen olarak İstanbul’a geldiğinde ilken aynı zaman akrabası olan dönemin en ünlü fotoğrafçısı Kemal Baysal’ın BAYSAL Fotoğraf Stüdyosunda laborant olarak işe başlamıştır.
İçindeki öğrenme azmi ve hırsı sayesinde kısa sürede çok şey öğrenen Ali Mermer, 1957 yılında Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde İtalyanca ‘güzel’ anlamına gelen ‘BELLA’ fotoğraf stüdyosunu kurarak işi ilerletmiş. Renkli fotoğrafçılık o yılların Türkiye’si için çok yeni olduğundan ilgi görmüş. Ali Mermer yenilikleri sevdiğinden Avrupa fotoğraf fuarlarını gezerek araştırmaları yaparak kendisini geliştirmiş.
Münih’teki AGFA Film fabrikasından eleman getirip, 5 yıl kadar renkli fotoğraf üzerine çalışmalar yapmış. Kısa sürede Yeşilçam’ın aranılan fotoğrafçısı haline gelirken, tarihi, kültürel, doğal, sanatsal ve turistik merkezlerini içeren fotoğraf, slayt ve kitap çalışmalarıyla da ülkenin tanıtımına büyük katkılar sağlamıştır.
Hırsı, azmi ve üretkenliği onu sürekli yeni şeyler yapmaya itmeye başlamasının sonucu olarak 1970 yılında BELLA Ofset Matbaası’nı kurarak çeşitli sinema afişleri, sanatçı ve manzara kartpostallarını basmaya başladı. O dönemde birçok çiklet ve çikolata firmaların ambalajı içinden Ali Mermer’in çektiği BELLA logolu sanatçı resimleri çıkıyordu. 1973 yıllarında ise dönemin ünlü yayınlarından “SİNEMA Dergisi”ni çıkardı. Adı artık Yeşilçam’ın devleriyle anılıyordu.
Yaklaşık yarım asır boyunca Yeşilçam’ın renkli, büyülü, görkemli ve hüzünlü dönemlerine tanıklık etti ve fotoğraflarıyla belgeledi. Uzun yıllar boyunca çektiği fotoğraflardan, hazırladığı sinema afişlerinden dev bir arşiv oluşturdu. Bu kıymetli hazinenin büyük bölümünü rejisör Metin Erksan’ın önerisiyle Güzel Sanatlar Akademisi’ne (şimdiki Mimar Sinan Üniversitesi) bağışladı.
1990 yılına kadar aktif çalışmalarına devam etti ve sonra Antalya’ya yerleşti.