Tarık Akan Özgürlük Meydanı

Tarık Akan Özgürlük Meydanı

Tarık Akan’ın 16 Eylül 2016’da vefatından hemen sonra Bakırköy halkı vefasını gösterdi ve Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’nın Tarık Akan Özgürlük Meydanı olarak değiştirilmesi konusunda Bakırköy Belediyesi’ne yoğun talebi oldu. O, Türk Sineması’na verdiği emeklerle, filmleriyle, yurtdışında aldığı en önemli ödüllerle, haksızlıklara karşı verdiği mücadeleyle, direnişle, onurlu yaşamıyla halkıyla iç içe oldu. 1962’de geldiği Bakırköy’de her adımda onun izi var. 45 yıldır şöhretin zirvesinde olmasına rağmen Bakırköy’ünden ayrılmadı. Bakırköy’ü çok sevdi. Bakırköylülerde onu. Ve on binlerce Bakırköylü, onu bugüne kadar görülmemiş bir sevgiyle uğurladı. Bakırköy’ün vefalı halkı Tarık Akan’ın adının Bakırköy Özgürlük Meydanı’na verilmesini istedi. Çünkü Tarık Akan, Türkiye’nin en büyük sanatçılarından birisi olmasının dışında, Cumhuriyet’e, Mustafa Kemal Atatürk‘e ve değerlerine sonuna kadar bağlı kaldı ve en önemli savunucularından biri oldu. 54 yıl yaşadığı Bakırköy’de simge oldu, gençliğe örnek oldu, herkesin gönlünde taht kurdu. Yaşamıyla, filmleriyle, sanatıyla Bakırköy’de yaşayan her kesimden insanın saygısını, sevgisini kazandı, Bakırköy’ün gözbebeği oldu. Bakırköy’de birçok işte çalıştı, işportacılık yaptı, boğulanları kurtardı (bu yüzden adı cankurtarana çıktı) yeri geldi taksi işletti, yeri geldi esnaflık yaptı, onlarca insana iş verdi, yetmedi Cumhuriyetçi, Atatürk’çü çocuklar yetiştirmek için okul açtı, Bakırköy’ün ve Türkiye’nin en önemli değerlerinden biri oldu. Bu yüzden Bakırköy halkı, onu her gün gördüğü Cumhuriyet Meydanı’na adının verilmesini istedi.

Tarık Akan, bizim için de sadece bir sanatçı değildi. Ailemizin bir üyesiydi. Kimimizin kardeşi (Canım Kardeşim), kimimizin dayısı (Sevgili Dayım), kimimizin amcası (Deli Deli Olma) kimimizin sınıf arkadaşı (Hababam Sınıfı), kimimizin yol arkadaşı (Yol), kimimizin sevgilisi (Ah Nerede), kimimizin ev arkadaşı (Arkadaşım), kimimizin eşi (Sürü), kimimizin damadı (Bizim Kız), kimimizin yoldaşı (Demiryol), kimimizin iş arkadaşı (Çark), kimimizin öğretmeni (Karartma Geceleri) oldu. Her filminde, ailemizden biriydi. Onu bu yüzden çok sevdik. O, herşeyiyle bir halk çocuğuydu. Bu ülkenin en güzel kalbi, en güzel yüzüydü.
Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu, Bakırköylülerin bu isteğini gündemlerine aldı. Tarık Akan’ın vefatının 1.yılında şu açıklamayı yaptı; “Tarık Akan’ı, sanatçı kişiliğini, mücadeleci kişiliğini, devrimci duruşunu, ezilenlerin yanında olan, haksızlıklara karşı o dik duruşunu bilirdim, ama son birkaç yıl içinde yakından tanıma şansım oldu. Tanıdıkça ne kadar dost, sıcak kanlı, samimi bir insan olduğunu mütevazi kişiliğinin yanında iyi bir baba, iyi bir eğitimci olduğunu da bu son yıllarda yakından tanıdım. Geçen yıl yüzbinlerle kendisini Bakırköy’den uğurladık. O zaman törende verdiğimiz bir söz vardı, Bakırköy Özgürlük Meydanı’nın adını ‘Tarık Akan Özgürlük Meydanı’ olarak değiştireceğiz. Ayrıca Tarık Akan’ın adını vereceğimiz, içerisinde müzesinin ve sivil toplum örgütlerinin alanlarının da olduğu bir Kültür Sanat Merkezi’ni de bir yıl içinde tamamlayacağız.”

Tarık Akan 01

Dr. Bülent Kerimoğlu, daha sonraki günlerde bu isteği Belediye Meclisi’ne sundu ve Bakırköy Belediye Meclisi’nde oy çokluğuyla Tarık Akan Özgürlük Meydanı olarak değiştirilmesi kararı çıktı. Fakat sonraki süreçte halkın isteğine, meclis kararına saygısı olmayan, akıl tutulması yaşayan bir güruh, Tarık Akan hayattayken onu yalan haberlerle, linç kampanyalarıyla yıpratan kişiler, bu seferde meydana adının verilmemesi için her türlü algıyı ve yalan haberi yaptı. Sözde Cumhuriyetçi bir kesim ise “Cumhuriyet adı nasıl değişir?” diyerek kampanya yaptı. Yahu o meydanın adı resmiyette “Cumhuriyet Meydanı” (2002 de Cumhuriyet Meydanı olarak değiştirdiler) Bakırköylüler için ve Bakırköy’ü bilenler için orası hala “Özgürlük Meydanı”dır. 1925’te Bakırköy Özgürlük Meydanı olmuştur ve bu isim özdeşleşmiştir. Kimsenin elbette ki Cumhuriyet’e lafı olamaz asla. Fakat Özgürlük Meydanı ismi insanların belleğinde kalmıştır ve hala bu isim kullanılır. “Tarık Akan Özgürlük Meydanı” olduğunda Cumhuriyet ismi kaldırıldı diye saçma sapan bir kampanya ve algı operasyonu yapmanın hiçbir anlamı yoktur, kimseye faydası da yoktur. Çünkü Tarık Akan Cumhuriyettir, Tarık Akan Atatürkçülük’tür, Tarık Akan özgürlüktür, Tarık Akan emektir, Tarık Akan sanattır, Tarık Akan Bakırköy’dür… Tarık Akan Cumhuriyet’in ta kendisidir.

Bakırköylülerin bu isteğini gündemlerine alan Bakırköy Belediye Başkanı sayın Dr. Bülent Kerimoğlu’na sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum ve Anakent’teki oylamada kararın onanmasını bekliyorum. Halkın isteği ve meclis kararının dikkate alındığı bir değerlendirme olmasını umuyorum.

Tarık Akan’ın facebook sayfasını yönetirken (facebook.com/TarikAkanOfficial. Şikayetlerden dolayı maalesef facebook tarafından kısa süre önce kapatıldı) Tarık Akan’la anısı olan çok kişi bana ulaştı. Ya da anısını yorum olarak fotoğraf altına yazdı. Bu anılardan bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum. Bakırköy’le hiçbir ilgileri olmayan “Tarık Akan Bakırköy’e ne yapmış ki?” diyenler de belki utanırlar kendinden.

Tarık Akan 09

“1973 yılının bayram sabahıydı. Tarık Akan Türkiye’nin 1 numarası, en star ismiydi. O bayram sabahı mahalledeki çocuklarla Tarık Akan’ın ailesiyle yaşadığı Bakırköy Gençler Caddesi Uğur Apartmanına gittik. Tarık Akan’ın çağla yeşili Mercedes aracını kapı önünde görünce beklemeye başladık, bize harçlık verir düşüncesiyle. Ve dünyanın en yakışıklı adamı yeşil takım elbisesiyle apartmandan çıkarken çocuklar elini öpmeye başladı harçlık almak için, ben ise elini öpmeyip sadece onu izlemiştim. Tarık Akan elini vermese de çocuklar zorla öptüler. Hepsine çıkardı 5 lira verdi, hepimize baktı, en son bana doğru geldi cüzdanından 50 lira çıkardı verdi. Hepimiz şaşırdık. Çocuklar sordu; Tarık abi bize niye 5 ona 50 verdin, ben de sordum Tarık abi niye bana fazla verdin, asla unutmayacağımız şu sözleri söyledi “çünkü sen para için el öpmedin o yüzden” dedi ve Mercedes’ine binip uzaklaştı. O sözü hepimize ders oldu. Bir daha ne bayramda ne başka zaman el öpmedik. O günün çocukları bugün Bakırköy’ün büyükleri oldu.”
Mehmet Yüksel

“Üniversitede 1.sınıftaydım. Tarık Akan, o yıl Tıp Fakültesinde okuyan 200 öğrenciye burs verdi. Aynı yıl bir arkadaşımızın hem ailevi hem de maddi problemleri olduğunu ve bu yüzden okulu bırakacağını söylemiştik. Hiç tereddüt etmeden o arkadaşımıza 5 sene boyunca burs bağladı. Şimdi o arkadaşımız doktor. Sağlık çalışanlarının değerinin çok daha iyi anlaşılacağını düşündüğüm bu zor dönemde, bir doktorun yetişmesine vesile olan ve Tıp Fakültesi’nde okuyan yüzlerce öğrenciye burs vererek destek olan büyük ustayı saygı ve özlemle anıyorum. Işıklar içinde uyu güzel insan…”
Ersin Erdoğdu

“Bir gün Bakırköy İstasyondaki Ali Baba’nın kahvesinde oturuyoruz. Tarık Abi de bilardo oynuyordu. Kapıdan içeri bir çocuk girdi. Sahile doğru üç kişinin bir kadına sarkıntılık ettiğini söyledi. Tarık Abi o zaman da yeni şöhret olmuş. Kimdir nedir diye sormadan elinde bilardo ıstakasıyla çıktı. Bizde peşinden gittik. Koşarak sahile giderken Tarık Abi adamları gördü. Üç kişiyi elinden zor aldık, bilardo ıstakasını birinin üzerinde kırdı. Adamlar toz oldu. Tarık Abi öyle bir adamdı. Herkesin malına, namusuna sahip çıkardı. Bakırköy’ün ağabeyisiydi.”
Sedat Coşkun

Tarık Akan 02

“1974 yılıydı. Ablamın kalbi delikti. Hastaydı. Tarık Akan’ı çok seviyordu. Bir sabah o hasta haliyle Tarık Abinin evini öğrenmiş, kapısını çalmış. Tarık Akan’a durumunu anlatmış. Ablam ameliyat olacaktı ama paramız yoktu. Fakirdik. Tarık Abi arabasına bindirmiş, hastaneye götürmüş. Tanıdığı bir doktora emanet etmiş ve ameliyat ettirdi onu, iyileşti sonra ablam. Tarık Abiye her gün dua ettik. O, bir melekti, Türkiye’ye bir daha öyle bir insan, öyle bir sanatçı gelmez.”
İsmail Kahveci

“Oğlum 7 yaşlarındaydı. Bakırköy’de onu sinemaya götürmüştüm. Malkoçoğlu filmini izleyecektik. Gündüz matinesinde bilet kalmamıştı maalesef. Oğlum çok üzüldü, ağlayacakken bir de baktım Tarık Akan yanımıza geldi. Kendi biletini bize verdi. Oğlumu da sevdi. Onun biletiyle filmi izledik. Öyle ince, nazik, yakışıklı bir adamdı.”
İnci Tracan

“Tarık Akan, kazandığını yine doğup, büyüdüğü ilçesine yatırım yaparak değerlendirdi. İlçesini sömürmedi, ilçesine yatırım yaptı. Aynı zamanda ilçe esnafına ve sakinlerine karşı da tam bir insanlık örnekleri sergiledi. Bir gün; esnafla sohbet ederken, kendine dert yananların haddi hesabı yoktur. Kimi vergiler, kimi borçlar, kimi çöpler. Bunun üzerine sinirle doğruca Belediye binasına gidiyor. Yetkililerin karşısına dikiliyor. Elinde yüze yakın esnafın borçlarının belirtildiği faturalar var. Selamlaşmanın ardından görevliye aynen şöyle diyor: “Tüm bu esnafların borcunu ben ödüyorum!…” Der ve vezneye giderek esnafın borcunu öder, çıkar, gider. Tarık Akan, her Ramazan ayında da ihtiyaç sahibi bazı insanlara yardım ederdi.
İbrahim Karahan

Tarık Akan Özgürlük MeydanıSinematik Yeşilçam için Hazırlayan: Murat Hattatoğlu – Mayıs 2022

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir